Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 27279 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21329 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Erzurum 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/06/2014NUMARASI : 2014/105-2014/193 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından borçlu hakkında 50.375,00 TL miktarındaki bakiye alacağın tahsili amacıyla genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra müdürlüğüne yaptığı başvuruda, alacaklının tüm alacaklarını aldığını ve 8.000,00 TL tutarındaki bakiye alacağın da 19.02.2013 tarihinde alacaklıya ödendiğini bildirerek borca itiraz ettiği görülmektedir. Alacaklının genel haciz yoluyla başlattığı icra takibinde, İİK.'nun 68/1. maddesinde yer alan ve mücerret borç ikrarını içeren bir belgeye dayanmadığı tartışmasızdır. Ancak borçlunun icra dairesine verdiği itiraz dilekçesinde, alacaklının tüm alacaklarını alıp kalan 8.000,00 TL miktarındaki borcun da 19.02.2013 tarihinde ödendiğini ileri sürdüğü anlaşılmaktadır.Bu durumda, borçlu, borç doğuran hukuki ilişkiyi kabul edip, itirazını ödeme olgusuna dayandırdığına göre, itirazın kaldırılması isteminin mahkemede incelenmesi sırasında artık alacaklının İİK.'nun 68/1. maddesinde belirtilen bir belgesinin mevcut olup olmadığı üzerinde durulmasına gerek ve yer yoktur. Çünkü anılan maddede yazılı belgelerle ispatlanacak olan, hukuki ilişki ve borçtur. Borçlu hukuki ilişki ve borcu kabul edip borcunu ödediğini ileri sürdüğüne göre, kabul edilen bir hususun ayrıca İİK'nun 68/1. maddesinde yazılı belgelerle ispatına yer olmadığı açıktır(HGK. 04.12.1985 tarih ve 1984/12-527 E.,984 K.). O halde mahkemece, borçlunun ödeme iddiasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması isteminin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.