MAHKEMESİ: İzmir 5. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/04/2010NUMARASI: 2010/500-2010/563Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Karar başlığındaki maddi hatanın her zaman mahallinde düzeltilebileceğinin tabii bulunması nedeniyle sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Kural olarak, borçlu, İİK. nun 83/a maddesi uyarınca, haciz sırasında ya da haciz işleminin gerçekleşmesinden sonraki dönemde haczedilmesi mümkün olmayan mal ve haklarla ilgili olarak bu hakkından vazgeçebilir. (HGK. 31.3.2004 tarih 2004/12-202 E.196 K, 31.3.2004 tarih 2004/12-167 E. 185.K.)17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı yasanın 56.maddesi ile değişik 5510 sayılı yasanın 93.maddesine göre; “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının Genel Sağlık Sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez. Gelir, aylık ve ödenekler 88.maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez.” Bu maddeye, 28.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5838 Sayılı Kanunun 32.maddesiyle “Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir” ibareleri eklenmiştir. Buna göre, icra müdürü, borçlunun önceden muvafakatinin bulunması halinde gelir, aylık ve ödenekleri üzerine haciz koyabilecektir. Dolayısıyla, İİK. nun 83/a maddesinde ki genel kuralın aksine, takibin kesinleşmesinden sonra olmak koşulu ile borçlunun haciz tarihinden önceki muvafakatinin geçerli olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır.Bu düzenleme usule değil, esasa ilişkin olup, İİK. nun 83/a maddesi karşısında özel hüküm sayılır ve öncelikle tatbik edilmesi gerektiğinden, Sosyal Güvenlik Kurumu'nca hak sahiplerine verilen, gelir, aylık ve ödeneklerin haczi hakkında uygulanması zorunludur. Somut olayda, borçlu tarafından 5838 Sayılı Kanunun 32.maddesinin yürürlük tarihinden sonra, 12.05.2009 tarihinde 5510 Sayılı Sosyal Güvenlik Kanununun 93.maddesine göre haczi yasak olan emekli maaşı üzerine haciz konulmasına muvafakat edilmesi üzerine, icra müdürlüğünce 04.06.2009 tarihinde uygulanan haciz işlemi anılan yasa hükmü karşısında geçerlidir. O halde, mahkemece şikayetin reddi yerine yazılı gerekçeyle kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.