MAHKEMESİ: İnegöl İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 01/03/2011NUMARASI: 2010/583-2011/73Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Çeke dayalı kambiyo takibinde borçlu, takip dosyasının 6 ay süreyle işlemsiz bırakıldığını, bu nedenle de takip dayanağı çekin zamanaşımına uğradığını belirterek zamanaşımı itirazında bulunmuş, mahkemece, ödeme emrinin borçluya 10.11.2010 tarihinde tebliğ olunduğu, davanın ise 5 günlük süre geçtikten sonra 01.12.2010 tarihinde açıldığı ve takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde de ödeme emri tebliğ tarihi ile dava tarihi arasında zamanaşımının gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmıştır.Borçlunun zamanaşımı itirazına ilişkin dilekçesinin, borçlu tarafından 12.11.2010 tarihinde İnegöl İcra Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmek üzere Silivri İcra Hukuk Mahkemesi’ne verildiği, 2010/286 muhabere numarası ile kaydının yapıldığı, aynı tarihte de başvuru harcının yatırıldığı görülmüştür. 6.2.1984 tarih ve 7/3 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre harca tabi davalarda dava, harcın yatırıldığı tarihte açılmış sayılır. Bu durumda borçlunun, icra mahkemesine başvurusunun, ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal 5 günlük sürede olduğunun kabulü zorunludur. TTK.nun 726.maddesinde; "Hamilin, cirantalarla keşideci ve diğer çek borçlularına karşı haiz olduğu müracaat hakları ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay geçmekle müruruzamana uğrar" hükmü, aynı kanunun 730.maddesi göndermesi ile uygulanması gereken 662.maddesinde; "Müruruzaman, dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi sebepleriyle kesilir" hükmü, aynı yasanın 663/2.maddesinde ise; "Müruruzaman kesilince, müddeti aynı olan yeni bir müruruzaman işlemeye başlar" hükmü yer almaktadır. Somut olayda 25.05.2001 tarihinde icra takibi başlatılarak zamanaşımı kesilmiş ise de, zamanaşımının kesildiği bu tarihten 25.08.2003 tarihine kadar 6 aydan fazla süre ile borçlu yönünden dosya işlemsiz bırakıldığından TTK.nun 726.maddesi koşullarında zamanaşımının gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Her ne kadar borçlu İİK.nun 71.maddesine dayanarak zamanaşımı iddiasında bulunmuş ise de, HUMK.nun 76/4.maddesi gereğince hukuki tavsif hakime ait olup, takibin kesinleşmesinden önceki devrede oluşan zamanaşımı nedeni ile başvurunun İİK.nun 169/a-2.maddesi kapsamında değerlendirilmesi zorunludur.O halde mahkemece borçlunun zamanaşımı itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken, takibin kesinleşmesinden sonraki devreye ilişkin bulunan İİK.nun 71.maddesinin koşullarının oluşmadığından bahisle itirazın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.