Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26429 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 13360 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: İstanbul 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 31/12/2009NUMARASI: 2009/4284-2009/3095Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/son maddesinde, “Daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, taraflar arasında yapılan, imzası resmi merciler önünde ikrar olunmuş sözleşmelerde belirtilen adresler ile kamu kurum ve kuruluşları ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, ticaret sicillerine ve esnaf ve sanatkarlar sicillerine verilen en son adreslerdeki değişiklikler hakkında da bu madde hükümleri uygulanır.” düzenlemesi mevcuttur.Somut olayda, borçlu aleyhinde Kartal ...Noterliği’nde 14.08.2001 tarihinde düzenlenen taahhütname başlıklı belgeye dayalı olarak ilamların icrası yoluyla takip başlatılmış, örnek 53 numaralı icra emri borçluya, noter huzurunda düzenlenen bu taahhütnamede yazılı adresine tebliğe gönderilmiş, tebligatın bila ikmal iadesi üzerine, alacaklı vekilinin talebi ile aynı adreste 7201 Sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/son maddesine göre 11.07.2002 tarihinde tebliğ edilmiştir.Borçlu vekili 14.12.2009 harç tarihli dilekçesiyle, icra emri tebliğinin usulsüz olduğunu, durumdan 11.12.2009 tarihinde haberdar olduklarını, takip dayanağı belgenin de tebliğ edilemediğini, üç yıl içinde dosyada işlem yapılmadığını, yenileme gönderilmeden haciz işlemi yapılamayacağını bildirerek hacizlerin fekkini talep etmiştir.Mahkemece, borçluya çıkarılan icra emri tebligatının bila ikmal iadesinden sonra, aynı adreste yeniden tebliğ edilmediği halde, Tebligat Kanunu’nun 35.maddesi gereğince tebliğ edilmesi usulsüz kabul edilerek, Tebligat Kanunu’nun 32.maddesi gereğince icra emri tebliğ tarihinin 11.12.2009 olarak düzeltilmesine ve takip dayanağı belgenin borçluya tebliğ edilmemesi nedeniylede takibin iptaline karar verilmiştir.Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında, mahkemece noter huzurunda yapılan sözleşmede ki borçlu adresine çıkartılan tebligatın bila ikmal iadesi üzerine, Tebligat Kanunu’nun 35/son maddesi gereğince icra emrinin tebliğ edilmesinin yasaya uygun olduğu nazara alınarak, icra takibinin kesinleştiğinin kabulü ve dolayısıyla borçlunun takip dayanağı belgenin tebliğ edilmediği yönündeki şikayetinin reddi ile diğer itirazının incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 09.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.