MAHKEMESİ: Trabzon İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 12/06/2012NUMARASI: 2012/28-2012/297Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu hakkında genel kredi sözleşmesine dayalı olarak genel haciz yoluyla yapılan takipte, alacaklının itirazın kaldırılmasına ilişkin başvurusu üzerine mahkemece; istemin kısmen kabul, kısmen reddine, asıl alacak üzerindeki itirazın kaldırılmasına, işlemiş faiz miktarının bilirkişi raporundaki gibi %60 temerrüt faizi ile hesaplanan miktar üzerinden kaldırılmasına karar verilmiştir. İİK’nun 68/b maddesinde; “Borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen kredilerde krediyi kullandıran taraf, krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde belirttiği adresine, borçlu cari hesap sözleşmesinde belirtilen dönemleri veya kısa, orta, uzun vadeli kredi sözleşmelerinde yazılı faiz tahakkuk dönemlerini takip eden onbeş gün içinde bir hesap özetini noter aracılığı ile göndermek zorundadır. Sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesi, yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğurur; yeni adresin bu şeklide bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılır.Süresi içinde gönderilen hesap özetinin muhtevasına alındığından itibaren bir ay içinde itiraz etmeyen krediyi kullanan taraf, hesap özetinin gerçeğe aykırılığını ancak borcunu ödedikten sonra dava edebilir.Kredi sözleşmeleri ve bunlarla ilgili süresinde itiraz edilmemiş hesap özetleri ile ihtarnameler ve krediyi kullandıran tarafından usulüne uygun düzenlenmiş diğer belge ve makbuzlar bu kanunun 68.maddesinin birinci fıkrasında belirtilen belgelerden sayılırlar. Krediyi kullanan taraf, itiraz etmediği hesap özetinin dayandığı belgelerde kendisine izafe edilen imzayı kabul etmiş sayılır…” hükmü yer almaktadır. İİK'nun 68/b maddesinde yapılan düzenleme bankalar lehine olup, borçluların, cari hesabın kesilmesine, hesap özetine ve tazmin talebine ilişkin tebligatları almamak suretiyle takibin başlatılmasını geciktirmeleri önlenmiş bulunmaktadır. Bu düzenlemeye göre, kredi sözleşmelerindeki adrese çıkarılan hesap özetlerine bir ay içinde itiraz edilmemesi halinde hesap özetinin içeriği, takip hukuku yönünden kesinleşecektir. Kredi sözleşmeleri ve bunlarla ilgili süresinde itiraz edilmemiş hesap özetleri ile ihtarnameler ve krediyi kullandıran tarafından usulüne uygun düzenlenmiş diğer belge ve makbuzlar, İİK’nun 68/1.maddesinde belirtilen belgelerden sayılırlar. Borçlu, hesap özetinin gerçeğe aykırılığını ancak borcu ödedikten sonra genel mahkemede açacağı bir dava ile ileri sürebilecektir.Somut olayda, borçluya gönderilen hesap kat ihtarı ve hesap özeti borçluya 18.07.2011 tarihinde tebliğ edilmiş, süresinde itiraz edilmediğinden kesinleşmiştir. Taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinin temerrüt faizine ilişkin 45.maddesinde, hesabın kat edildiği tarihteki bankaca ilan edilen kısa, orta veya uzun vadeli en yüksek kredi faiz oranlarının en yüksek olanının iki katı olan oran üzerinden temerrüt faizi ödeneceği; ancak bulunacak oranın daha az olsa bile her durumda yıllık TL bazında %225'in altında olmayacağı kararlaştırılmıştır. Borçluya gönderilen hesap kat ihtarında da temerrüt faizi %90 olarak belirlenmiş olup, borçlu tarafından buna süresinde itiraz edilmediğinden faiz oranı kesinleşmiş bulunmaktadır. O halde mahkemece, işlemiş faizin hesap kat ihtarnamesinde kesinleşen faiz oranı üzerinden belirlenmesi gerekirken, olayda uygulama yeri bulunmayan TC. Merkez Bankası'nın diğer bankalara verdiği kredilere dair faiz oranları üzerinden hesaplama yapan bilirkişi raporu esas alınarak eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.Öte yandan, mahkemece borçlunun itirazları esasa ilişkin nedenlerle kaldırıldığından 4949 sayılı kanunla değişik İİK'nun 68/son maddesi uyarınca istemi bulunan alacaklı yararına da icra inkar tazminatına hükmetmek gerekirken, bu konudaki istemin gerekçesiz olarak reddine karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29/01/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.