Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26281 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 14542 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:TTK'nun 790. maddesinde; ''(1) Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır'' düzenlemesine yer verilmiştir. Öte yandan, Hukuk Genel Kurulu'nun 24.04.1996 tarihli 199 6/12-136 E. 1996/288 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, hamile yazılı bir çekin bankaya ibrazından sonra ciro edilmeksizin başkasına elden devri olanaksızdır. Çek dışındaki, alacağın temliki sözleşmesi ile de çekten kaynaklanan hak devredilemez. İbrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için, TTK'nun 793. maddesi uyarınca adına alacağın temliki sonucu doğuran bir cironun bulunması gerekir. Somut olayda; takip alacaklısı ...'ın ibraz anında takibe dayanak 01.12.2012 ve 28.11.2012 keşide tarihli hamile yazılı çeklerde ciro silsilesi içerisinde yer almadığı anılan çeklerin fotokopisinden anlaşılmaktadır. Söz konusu çekleri ibraz eden ... olup; adı geçen bu kişinin ibrazdan sonra takibi yapan hamil ... lehine bir cirosu bulunmamaktadır. Diğer taraftan, yukarıda değinildiği üzere; ...'nın ''temlik eden'' ve takip alacaklısı ...'ın ''temlik alan'' sıfatıyla düzenledikleri 18.09.2014 tarihli belge ile de çeklerdeki alacağın devredilemeyeceği açıktır. O halde, mahkemece, takibe konu çeklerde, alacaklının yetkili hamil olmadığı gözetilerek şikayetin kabulü ile İİK'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptaline karar verilmesi gerekirken; yanılgılı değerlendirmeyle, istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.