Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 26075 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19282 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 12. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/04/2014NUMARASI : 2014/395-2014/419 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından çeke dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı, borçlu şirketin iflas erteleme davasında verilen tedbir kararı gereğince takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Bakırköy 15. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 05.02.2014 tarih ve 2014/2 E. sayılı tedbir kararında, “İflas erteleme talebinde bulunan şirketlerin borçlarına kefil olanlar yönünden devam eden takipler ile İİK'nun 179/b maddesinin 2 ve 3. fıkralarında yazılı istisnalara ilişkin hükümler hariç olmak suretiyle 6183 sayılı Kanun ile yapılan takipler de dahil olmak üzere hangi nedene dayanırsa dayansın davacılar hakkında her türlü ihtiyati haciz-ihtiyati tedbir ve muhafaza işlemleri de dahil tüm takip işlemlerinin yapılmasının ihtiyati tedbir yoluyla durdurulmasına” hükmedildiği görülmektedir. Somut olayda, tedbir kararından sonra 10.04.2014 tarihinde şikayetçi şirket hakkında icra takibine başlandığı ve borçlu vekilinin talebi üzerine 17.04.2014 tarihinde icra müdürlüğü tarafından iflas erteleme davasında verilen tedbir nedeniyle takibin durdurulmasına karar verildiği, bilahare bir gün sonra borçlunun icra mahkemesine başvurarak takibin iptalini istediği anlaşılmıştır. O halde mahkemece, tedbir kararında takibin durdurulmasına karar verildiği ve takip dosyasında icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulması kararının uygulandığı dikkate alınarak şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.