MAHKEMESİ: Mersin 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/03/2010NUMARASI: 2009/1108-2010/150Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Şikayetçi 3.kişinin başvurusu, icra müdürlüğünün tahliye kararının şikayet yoluyla kaldırılması isteğine ilişkindir.İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan takip sonucunda davaya konu taşınmaz ihale yoluyla satılmıştır. İcra Müdürlüğünce 11.11.2009 günü İcra İflas Kanununun 135. maddesi gereğince şikayetçi 3. kişiye tahliye emri gönderilmiş, bu karar şikayetçiye 16.11.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Şikayetçi 3.kişi, yasal süresi içerisinde icra mahkemesine başvurarak, Ticaret Sicil Memurluğu belgesine göre 04.05.2007 tarihinden itibaren faaliyette bulunduğunu ve 01.08.2008 tarihli kira sözleşmesiyle de tahliye emrine konu mecurda kiracı olduğunu ileri sürerek tahliye kararının infazının dava sonuna kadar tedbiren durdurularak iptaline karar verilmesini talep etmiştir.İcra İflas Kanununun 135. maddesi “…Taşınmaz alıcıya ihale edilip bedeli alındıktan sonra alıcı namına tescil edilmesi için 134’üncü maddede yazılı müddete riayet edilerek tapuya müzekkere yazılır.(Değişik 6.6.1985 – 3222/17md.) Taşınmaz borçlu tarafından veya hacizden evvelki bir tarihte yapıldığı resmi bir belge ile belgelenmiş bir akde dayanmayarak başkaları tarafından işgal edilmekte ise onbeş gün içinde tahliyesi için borçluya veya işgal edene bir tahliye emri tebliğ edilir. Bu müddet içinde tahliye edilmezse zorla çıkarılıp taşınmaz alıcıya teslim olunur…” hükmünü içermektedir.Anılan hükme göre alıcıya ihale edilen taşınmaz bir üçüncü kişi tarafından işgal edilmekte ise ihalenin kesinleşmesi üzerine alıcı, icra dairesinden, üçüncü kişinin taşınmazdan çıkarılmasını isteyebilir.Üçüncü kişi, icra mahkemesinde taşınmazı hacizden önceki bir tarihte resmi bir belge ile belgelenmiş bir akde dayanarak işgal etmekte olduğunu ispat etmekle yükümlüdür. (m.135,II c.1)) Üçüncü kişi, taşınmazı işgal etmekte haklı bulunduğunu, hacizden önce yapılmış resmi bir belge ile ispat ederse, icra mahkemesi, tahliye emrinin iptaline karar verir. Nitekim, doktrinde de üçüncü kişinin, kiracı olduğunu hacizden önce noterde düzenlenmiş veya onaylanmış bir kira sözleşmesi ile ispat etmesi halinde, icra mahkemesince, tahliye emrinin iptaline karar verileceği belirtilmiştir. (Prof. Dr. Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku, El Kitabı. Kasım 2004 baskı s. 40) Somut olayda taşınmazın tapu kaydı üzerine 27.11.2006 tarih ve 17718 yevmiye numarası ile ipotek konulmuş olup, şikayetçi 3.kişi, 01.08.2008 tarihli adi kira sözleşmesi ile 04.05.2007 tarihinden itibaren faaliyette bulunduğuna ilişkin ticaret sicil memurluğundan alınan yazıya dayanmıştır. Gerek adi kira sözleşmesi, gerek şirketin faaliyete geçtiği tarihi gösteren ticaret sicil yazısı, İİK.nun 135/2.maddesi anlamında şikayetçi 3.kişinin kiracılık sıfatını tevsik eden resmi belge niteliği taşımamaktadır. O halde, mahkemece şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.