Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25771 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 19118 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Dazkırı İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 28/10/2013NUMARASI : 2013/7-2013/20 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu aleyhine bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, örnek 10 ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal süre içerisinde İcra Mahkemesi'ne yaptığı başvuruda borca itiraz ettiği, Mahkemece borca itirazın kabulüne ve borçlu yararına tazminata hükmedildiği anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 11, Avukatlık Kanunu'nun 41 ve HMK'nun 73, 81, 82, 83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda alacaklı .... Yem Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili Av. E..M... tarafından borçlu aleyhine takip başlatıldığı, borca itirazın kabulüne dair mahkeme kararının ise alacaklı vekili yerine alacaklı asıla 29.01.2014 tarihinde tebliğ edildiği, yukarıda anılan yasal düzenlemeler uyarınca vekil ile takip edilen işlerde, tebligatın vekile yapılmasının zorunlu olduğu, alacaklı asıla yapılan tebligatın yok hükmende olduğu anlaşıldığından, alacaklı vekilinin 05.03.2014 tarihli temyiz isteminin yasal süre içinde olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle Dazkırı İcra Mahkemesi'nin 31.03.2014 gün, 2013/7 E.-2013/20 K. sayılı temyiz isteminin süreden reddine dair ek kararın oybirliğiyle kaldırılmasına karar verildikten sonra işin esasına ilişkin temyiz isteminin incelenmesine geçildi. İİK'nun 169/a-1.maddesi gereğince borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlanmalıdır. Borçlunun borca itirazına ilişkin 29.04.2013 havale tarihli itiraz dilekçesinin, alacaklı vekilini tebliğ edilip taraf teşkili sağlanarak ve varsa alacaklının cevap ve delilleri toplanıldıktan sonra, borca itirazın İİK'nun 169/a-1.maddesinde nitelikleri belirtilen belgelerle ispat edilip edilmediğinin tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/11/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.