MAHKEMESİ: Ankara 9. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 01/04/2010NUMARASI: 2009/1321-2010/322Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan çeke dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe karşı, borçlu vekilinin, İİK.nun 168/5 maddesine göre dayanak çekin zamanaşımına uğradığından bahisle takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır.Borçlar Kanunu’nun 133.maddesine nazaran daha özel nitelikte bulunan ve TTK.nun 730/18.maddesi gereğince çekler hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 662.maddesinde zaman aşımını kesen sebepler “dava açılması, takip talebinde bulunulması, davanın ihbar edilmesi veya alacağın iflas masasına bildirilmesi” şeklinde sınırlı olarak sayılmıştır.Somut olayda, dayanak çekin TTK.nun 708/1.maddesine göre bir ay içinde muhatap bankaya ibraz edildiği, yine TTK.nun 726.maddesi hükmü gereğince ibraz müddetinin bitiminden itibaren altı ay içinde 10/08/2009 tarihinde icra takibine başlandığı görülmektedir. Bu durumda, yukarıda açıklanan madde gereğince, takip talebinde bulunulması ile zaman aşımı kesildiğinden ve yeni bir zaman aşımı işlemeye başladığından, mahkemece zaman aşımı itirazının reddi ile diğer itiraz nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile zamanaşımı itirazının kabulü isabetsizdir. Kabule göre de, İİK.nun 169/a-5 maddesi uyarınca zamanaşımı itirazının kabulü halinde takibin durmasına karar vermek gerekirken takibin iptaline karar verilmesi de doğru değildir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.11.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.