Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25575 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 8846 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Malatya 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/12/2010NUMARASI: 2010/257-2010/665Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe karşı borçlunun, yapılan ihalenin usulsüz olduğunu belirterek feshi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğu ve taşınmazın adresinin satış ilanında yanlış gösterildiği gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11, Avukatlık Kanunu'nun 41 ve HUMK.nun 73, 81,82,83. maddeleri gereğince vekil ile takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması zorunludur. Somut olayda, borçlu şirketin kıymet takdirine vekili aracılığıyla itiraz ettiği satış ilanının da bu vekile 26/02/2010 tarihinde yukarıda belirtilen kanun hükümlerine uygun olarak tebliğ edildiği görülmektedir. Bu durumda, mahkemece, sonuca etkili olmayan borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir. Mahkemece fesih sebebi olarak kabul edilen taşınmazın adresinin satış ilanında yanlış gösterildiği hususunun incelenmesinde ise; Gerek icra müdürlüğünce yaptırılan kıymet takdiri sonucunda düzenlenen raporda gerekse itiraz üzerine mahkemece yapılan kıymet takdirinde taşınmazın .. ili, ... ilçesi, ..köyünde bulunduğunun belirtildiği, satış ilanında da taşınmazın adresinin merkez organize sanayi bölgesi olarak gösterildiği ve .. Köyünde bulunduğunun açıklandığı anlaşılmaktadır . Bu durumda, Malatya ... Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanlığı yazısı da dikkate alındığında satış ilanında ihale konusu taşınmazın adresinin karışıklığa sebebiyet vermeyecek derecede açık yazıldığının kabulü gerekmektedir. O halde, mahkemece, borçlu şirketin ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 01.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.