Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25520 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 12718 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Kütahya İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/05/2009NUMARASI: 2009/173-2009/303Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de:Alacaklı vekili tarafından kira sözleşmesine dayanılarak tahliye talepli icra takibine başlandığı, borçluya örnek 13 nolu ödeme emrinin 25.12.2008 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emri tebliğ edilen adresin kendisi ile ilgisi olmayıp, tebligatı 12.03.2009 tarihinde tesadüfen öğrendiğini ileri sürerek borca itirazla takibin durdurulmasını talep etmiştir. Başvuru bu hali ile İİK. nun 16.maddesine dayalı ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayet niteliğinde olup, borçlunun öğrendiğini bildirdiği tarihe göre İİK. nun 16/1.maddesinde öngörülen yedi günlük yasal sürededir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Öte yandan, borçlunun tebligattan haberdar olduğu tarihten itibaren takibin şekline göre yasal sürede icra dairesine itiraz etmemiş olması tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmez. Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda, haciz uygulanmasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedenleriyle borçlunun şikayette hukuki yararı vardır (HGK. nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.).O halde, mahkemece borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayetinin esası incelenerek, oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.