Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2525 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 16842 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : Edirne İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 17/03/2011NUMARASI : 2010/237-2011/89Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 134/2. maddesinde; "ihalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler, yurt içinde bir adres göstermek koşulu ile icra mahkemesinde şikayet yoluyla ihale tarihinden itibaren 7 gün içinde isteyebilirler" hükmüne yer verilmiştir. İlgililerin ihale yapıldığı ana kadar cereyan eden muamelelerdeki yolsuzluklara en geç, ihale günü ıttıla peyda ettiği kabul edilir. Anılan Kanun'un aynı maddesinin 7. fıkrası hükmüne göre satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet süresi ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu müddet ihaleden itibaren bir seneyi geçemez. Somut olayda şikayete konu edilen taşınmazın ihalesi 5.11.2009 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Takip alacaklısının 4.6.2010 tarihinde mahkemeye yaptığı başvurusunda; yabancı sermayeli bir şirket olmaları nedeniyle taşınmazın adlarına tescilinin sağlanamadığı, ilgili kanun hükümlerinden kaynaklanan hukuki imkansızlık nedeniyle ihalenin fesadına neden olunduğundan bahisle ihalenin feshi talep edilmiştir. Anılan başvuru İİK'nun 134/7. maddesinde belirtilen bir yıllık sürede olup, mahkemece işin esası incelenip oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir. Aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.