Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25151 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 21822 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İzmir 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 21/06/2013NUMARASI : 2013/398-2013/371Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 08.09.2014 tarih, 2013/17658 E., 2014/14821 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibine başlandığı, örnek 6 numaralı icra emrinin tebliği üzerine, borçlunun yasal sürede icra mahkemesine yaptığı başvuruda, ipoteğin, ticari bir ilişki kapsamında ileride yapılması muhtemel işlere karşılık teminat olarak verildiğini, kesin borç ikrarı içermediğini, örnek 9 ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, icra emri gönderilemeyeceğini, A... Kimya San. Tic. AŞ. lehine verilmiş ipotek olduğunu, 3.şahıs lehine verilen teminat ipoteği olmadığı halde, başka şirket adına ipotek verilmiş gibi icra emri düzenlendiğini, alacaklı tarafın, söz konusu ipotek ile ilgili olarak İzmir 25.İcra Müdürlüğü'nün 2012/3266 Esas sayılı dosyasından ödeme emri gönderdiğini, bu takibe itiraz etmelerine rağmen yeniden icra emri gönderildiğini ileri sürerek icra emrinin iptalini istemiştir.Mahkemece evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde; ipoteğe neden olan borcun ipotek belgesinde yazılı olmadığı, hangi koşulların oluşması halinde tahsil edilebileceğinin, teminat ya da üst sınır ipoteği olup olmadığının, tahsil edilecek miktarın yargılamayı gerektirdiği gerekçesi ile icra emrinin iptaline karar verildiği anlaşılmıştır. İpoteğin kurulması anında güvence altına alınmak istenen alacak, mevcut ve miktar itibariyle belirli ise, bu miktar tapu kütüğüne tescil edilir. Bu durumda, bir ana para (kesin borç, karz) ipoteği söz konusu olur (Köprülü/Kaneti, s. 284; Şeref Ertaş/İlknur Serdar/Damla Gürpınar, Eşya Hukuku, 2008, s. 538).İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takipte kesin borç ipoteğine dayanılmış ise, eş söyleyişle, doğmuş bir alacağın temini için düzenlenen ipotek akit tablosu, kayıtsız şartsız bir para borcunu ihtiva ediyorsa, başvurulacak yol, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olup, bu durumda 2004 sayılı İİK’nun 149. maddesi gereğince borçluya ve taşınmaz sahibi üçüncü şahsa birer icra emri gönderilir (Hukuk Genel Kurulu’nun 19.09.2012 tarih ve 2012/12-708/579 sayılı ilamı).Somut olayda; 17.06.2011 tarih ve 1594 yevmiye nolu ipotek ile borçlu D.. E..'un, taşınmazın tamamını A... Kimya San. ve Tic. AŞ. lehine 1.derecede, faizsiz, F.B.K. kadar süre ile 100.000 TL miktarında ipotek tesis ettiği ve ipoteğin kesin borç ipoteği (karz ipoteği) olduğu görülmektedir.Bu durumda, takibe dayanak ipotek kesin borç ipoteği olmakla, alacaklının, bu ipotek akit tablosuna dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapması ve borçluya icra emri tebliğ edilmesi, İİK'nun 149. maddesi hükmüne uygun bulunmaktadır. O halde mahkemece borçlunun şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü sair şikayet nedenlerinin incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi yerine, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının belirtilen nedenlerle bozulması gerekirken, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından onandığı anlaşılmakla, alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Yargıtay 8.Hukuk Dairesi'nin 08.09.2014 tarih ve 2013/17658 E., 2014/14821 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20/10/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.