MAHKEMESİ: Ankara 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 11/02/2010NUMARASI: 2009/1395-2010/140Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1-Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, 2-Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Takip dayanağı 20.Asliye Hukuk Mahkemesinin 11.02.1998 tarih ve 1997/21 E. - 1998/83 K.sayılı ilamında, 787.500.000.TL alacağın, davanın açıldığı tarihten itibaren Merkez Bankasının kısa vadeli ticari kredilere uyguladığı en yüksek faiz hadleri gözetilerek reeskot faizi ile tahsiline karar verildiği görülmüştür. Alacaklı vekili takip talebinde %65 ve %70 faiz oranlarını uygulayarak talepte bulunmuştur. Alacaklı vekili borcun bittiği gerekçesiyle dosyanın işlemden kaldırıldığını, oysaki yapılan giderlere ve avukatlık ücretine faiz hesaplanmadığını, icra müdürünün borcun bittiği biçimindeki kararının yerinde olmadığını ileri sürmüştür. İlamda hüküm altına alınan faizin, reeskont faiz oranı olduğu dikkate alındığında bu durumda 3095 Sayılı Kanunun 2/2.maddesinde öngörülen temerrüt faiz oranının uygulanması gerekir. Takip talebinde %65-%70 oranlarında tahsil isteminde bulunulduğu, bu hususun talepnameye yazıldığı, takibin bu şekilde kesinleştiği tespit edilmiştir. Takip talepnamesinde istenen faiz oranlarının itiraza uğramadan kesinleşmesi, 3095 Sayılı Kanunun 2/2.maddesinde öngörülen avans faiz oranının değişkenlik göstermesi sebebiyle, takip tarihindeki oranın, takip tarihinden sonra borç ödeninceye kadar uygulanmasını gerektirmez. Bu durumda mahkemece değişken avans faiz oranları Merkez Bankasından sorularak ve 3095 Sayılı Kanunun 2/2.maddesinde belirtilen ilkeler gözönünde bulundurularak faiz miktarının saptanması gerekir. Mahkemece yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınarak ve gerektiğinde yeniden bilirkişiden müteala alınarak sonuca gidilmesi gerekirken, %70 faiz oranının kesinleştiğini belirten bilirkişi raporu dikkate alınarak eksik inceleme ile sonuca gidilmesi doğru değildir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 26/10/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.