MAHKEMESİ : Kadıköy 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/02/2011NUMARASI : 2009/774-2011/228Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK'nun 261. maddesi uyarınca alacaklı ihtiyati haciz kararının verildiği tarihten itibaren 10 gün içinde kararı veren mahkemenin yargı çevresindeki icra dairesinden kararın infazını istemeye mecburdur. Aksi halde ihtiyati haciz kendiliğinden kalkar. İİK'nun 264. maddesi ise, ihtiyati haczi tamamlayan merasimi düzenlemektedir. Bu maddenin birinci fıkrasına göre; "Dava açılmadan veya icra takibine başlanmadan önce ihtiyati haciz yaptırmış olan alacaklı, haczin tatbikinden, haciz gıyabında yapılmış ise, haciz zabıt varakasının kendisine tebliğinden itibaren yedi gün içinde ya takip talebinde bulunmaya veya dava açmaya mecburdur.Somut olayda alacaklının 24.3.2009 tarihinde İstanbul 12. İcra Müdürlüğü'nün 2009/9448 Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra takibi başlattığı, takip harcının 2.4.2009 tarihinde yatırıldığı, ancak ihtiyati haciz kararının Kadıköy 4. Ticaret Mahkemesi'nin 2009/870 D.İş sayılı dosyası üzerinden 30.3.2009 tarihinde alınıp Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2009/6403 Esas sayılı dosya üzerinden 31.3.2009 tarihinde haciz yapıldığı, haciz sırasında şikayetçi borçlunun icra kefili olduğu görülmektedir. Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü'nde başlatılan takibin İİK'nun 264/1. maddesinde yazılı sürede başlatılmadığı, İstanbul 12. İcra Müdürlüğü'nce 2009/9448 Esas sayılı icra dosyası ile Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü dosyasının birleştirilmesine karar verilip, dosya Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü'ne gönderilmiş ve bu dosya üzerinden şikayetçi icra kefiline icra emri ile ödeme emrinin borçlu şirkete ise, ödeme emri gönderilmesine 7.5.2009 tarihinde karar verilmiştir.Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü'nce ihtiyati haciz kararının infazından itibaren İİK'nun 264/1. maddesi uyarınca aynı icra müdürlüğünde takibe geçilmediğinden ihtiyati haciz kararı hükümsüz kalmış olup, İstanbul 12. İcra Müdürlğü'nde başlatılan konusu ve tarafları aynı olan takibin, Kadıköy 5. İcra Müdürlüğü'ndeki takiple birleştirilmesi kararı İİK'nun 264/1 maddesinde yazılı süreden sonra verildiği için hükümsüz kalan ihtiyati haczi geçerli hale getirmez.İİK'nun 38. maddesi uyarınca icra dairesindeki kefaletler ilamların icrası hakkındaki hükümlere tabidir. Ancak usulüne uygun icra kefaleti olsa dahi hakkında takip yapılan asıl borçlu yönünden takip kesinleşmedikçe icra kefiline icra emri çıkarılamayacağı gibi, borç miktarının kesinleşmemesi halinde de kefil hakkındaki takibin devamı mümkün değildir.Somut olayda asıl borçluya haciz ödeme emri tebliğ edilip, takip kesinleştirilmeden icra kefiline icra emri gönderilemeyeceği gibi, takip talepnamesinde borçlu olarak gösterilmeyen bu şahsa ödeme emri gönderilmesi de olanaklı değildir. Mahkemece şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin ve icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken bu hususlarda olumlu olumsuz karar verilmemesi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 07/02/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.