Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24870 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 30892 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı şikayet başvurusunda, diğer fesih nedenlerinin yanı sıra müvekkiline yapılan tüm tebligatların usulsüz olduğunu belirterek ihalenin feshini talep ettiği, mahkemece, şikayetçi borçlu vekiline yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğu belirtilerek ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır.HMK'nun 119/1-e maddesi uyarınca, şikayetçi iddiasının dayanağı olan bütün vakıaları şikayet dilekçesinde göstermek zorundadır. Aynı Yasanın 25. maddesi hükmüne göre de; hakim, şikayet dilekçesinde bildirilen vakıalarla bağlı olup; ileri sürülmeyen maddi olayları kendiliğinden gözetemez.Somut olayda; yukarıda içeriği kısmen özetlenen şikayet dilekçesi kapsamına göre; şikayetçi borçlu vekili, kendisine yapılan satış ilanı tebligatının usulsüz olduğunu açıkça ileri sürmediği halde, mahkemece, şikayet dilekçesinde dayanılan vakıaların dışına çıkılarak, kamu düzeniyle ilgili olmayan, re'sen dikkate alınacak hususlar kapsamında da bulunmayan; "satış ilanının şikayetçi vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edilmemesi" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi doğru değildir.Diğer taraftan, şikayetçi vekili Av.....’e gönderilen satış ilânının "muhatabın geçici olarak gittiğini muhatapla birlikte çalıştığını beyan eden ehil ve reşit ... …. imzasına tebliğ edildi” şerhi ile 17.07.2015 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 17. maddesi; “Belli bir yerde devamlı olarak meslek veya sanatını icra edenler, o yerde bulunmadıkları takdirde tebliğ aynı yerdeki daimi memur veya müstahdemlerinden birine, meslek veya sanatını evinde icra edenlerin memur ve müstahdemlerinden biri bulunmadığı takdirde aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine yapılır” şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenleme karşısında, tebligat yapılacak vekilin o yerde geçici olarak bulunmadığı tebliğ şerhinde belirtildiğinden yapılan tebligat usulüne uygundur.Bu durumda, yukarıda açıklanan nedenlerle, satış ilanı tebliğinin vekile usulsüz tebliğ edildiğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsiz olup, şikayet dilekçesinde öne sürülen diğer fesih nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.