Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24428 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 11515 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Bafra İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 15/03/2010NUMARASI: 2009/65-2010/103Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu ... Şti. hakkında 15.07.2008 tanzim, 15.10.2008 vade tarihli, 100.000 YTL miktarlı bonoya dayanılarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine geçilmiş, borçlu şirket vekili; bonodaki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürmüş, mahkemece E.K.’a verilen imza yetkisi gereği itirazın reddine karar verilmiştir. B.K. 388/son maddesine göre "… hususi bir selahiyeti haiz olmadıkça vekil, dava ikame edemez, sulh olamaz, tahkim edemez, Kambiyo taahhüdünde bulunamaz…" Bu durumda ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre de, vekile verilen vekaletnamede bono düzenlemesi için “açıkça yetki verilmesi” zorunludur. Dosyaya sunulu Diyarbakır 3. Noterliğince düzenlenen 01.09.2006 tarih ve 1753 yevmiye nolu vekaletname ile, şirket yetkilisi tarafından şantiye şefi Erdal Kaygusuz’un, “... bilumum ihale işlerine şirket adına girmeye, ...işçi çalıştırmaya, sözleşmeler yapmaya, feshetmeye, ... ahzu kabza, ibraya, bu hususta gerekli evrak, fiş, makbuz çek ve belgeleri imzalamaya... yetkili kılındığı” görülmektedir. Vekalette yer alan ibarelere göre, vekile her ne kadar çek imzalamaya yetki verilmiş ise de; anılan kanun uyarınca açıkça bono düzenleme yetkisinin verilmediği anlaşılmaktadır.Bu durumda bonoyu imzalayan E.K. şahsen sorumludur. Açıklanan nedenlerle borçlu itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.