Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24196 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 11188 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Küçükçekmece 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 22/01/2010NUMARASI: 2010/62-2010/24Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İcra mahkemesine verilen şikayet dilekçesinde, ödeme emri tebligatının usulüne uygun olarak yapılmadığı ve tebligattan 11.01.2010 tarihinde haberdar olunduğu açıklanmıştır. İncelenen tebligat parçasında tebliğ işleminin 7201 Sayılı Yasanın 21.maddesine göre yapıldığı yazılı olmasına rağmen, Tebligat Tüzüğünün 28.maddesinin uygulanmadığı görülmüştür. Tüzüğün anılan maddesine göre, muhatabın adreste neden bulunmadığı, komşu, kapıcı, yönetici zabıta amiri ve memurları vs.gibi kimselerden sorulmalı, tevziat saatinden sonra adrese gelindiğinin tesbit edilmesi ve bunun tebligat parçasına yazılıp belgelenmesi halinde beyanlarının tesbit tutanağına yazarak altının imzalatılması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumun yazılarak imzalatılması gerekir (Teb.K.21.md.). Yukarıda yazılı hususlar yerine getirilmediği için ödeme emri tebligatı usulüne uygun değildir. Aynı yasanın 32.maddesi gereğince tebligatın usulsüz olması halinde muhatabı takipten haberdar olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih tebliğ tarihi olarak kabul edilir.(HGK.nun 18.04.2001 tarih ve 2001/6-386 E. - 389 K.)Somut olayda incelenen ödeme emri tebligatında tebliğ memuru tarafından yukarıda yazılı koşulların yerine getirilmediği anlaşıldığından yapılan tebligat usulsüzdür. Mahkemece şikayet kabul edilerek tebliğ tarihinin 11.01.2010 olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.