Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24030 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20836 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Adana 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 10/12/2013NUMARASI : 2013/87-2013/836 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 28.04.2014 tarih ve 2014/10598-12334 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan ilamsız takipte, ihalenin feshine ilişkin şikayetin mahkemece reddedildiği, kararın şikayetçi tarafından temyizi üzerine, Dairemizce sair temyiz nedenlerinin yerinde görülmediği, satışı yapılan şikayete konu taşınmazın ihale bedelinin tahmini değerinin %40'ına, satış için yapılan masrafın her birine isabet eden kısmın eklenmesiyle oluşan miktarı karşılamadığı, İİK'nun 129/1. maddesi uyarınca bu hususun re’sen gözetilerek ihalenin feshine karar verilmesi gerektiğinden bahisle mahkeme kararının bozulduğu anlaşılmıştır. Bozma kararından sonra alacaklı vekilinin karar düzeltme dilekçesinde, bozma ilamında geçen masrafları talep etmediklerini ve feragat ettiklerini bildirdiği görülmüştür. İİK.nun 129. maddesinde öngörülen satış bedelinin 2. ihalede muhammen bedelin %40'ı d??şında, satış masraflarını da karşılaması kuralının amacı, borçlunun taşınmazının, paraya çevirme masrafları dışında en az muhammen bedelin %40'ı oranında değerlendirilmesidir. Nitekim, aynı esaslara İİK'nun 138. maddesinin ikinci fıkrasında yer verilmiş olup, anılan maddeye göre; "Haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alakadar eden masraflar önce satış tutarından alınıp, artan para takip masrafları ve işlemiş faizler dahil olduğu halde, alacakları nispetinde paylaştırılır."Bu madde hükmünden anlaşılacağı gibi paraya çevirme masraflarının, öncelikle satış bedelinden alınarak bunları yapan alacaklıya (veya alacaklılara) ödenmesi gerekmektedir. Somut olayda, icra takibini yapan alacaklı tek olup, yaptığı bu masrafları talep hakkından bozma ilamı doğrultusunda feragat etmiştir. İİK’nun 134/8. maddesine göre; “İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur." Alacaklı vekilinin, yaptıkları takip masraflarını talep hakkından vazgeçmesi nedeniyle borçlunun ihalenin feshini istemekte (diğer fesih nedenleri de Dairemizce yerinde görülmediğinden) hukuki yararı kalmamıştır. O halde, alacaklının karar düzeltme talebinin kabulü ile Dairemizin bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.04.2014 tarih ve 2014/10598-12334 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, Adana 1. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 10.12.2013 tarih ve 2013/87-836 sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK. 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.