MAHKEMESİ: Çankırı İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/03/2010NUMARASI: 2009/278-2010/40Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK’nun 4.maddesi gereğince takip hangi icra dairesinde başlamış ise bu takipe ilgili itiraz ve şikayetler, takibin yapıldığı yer icra müdürlüğünün bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Bu husus, kamu düzenine ilişkin olup kesin yetki niteliğindedir. Yasada, koşulların oluşması halinde İİK’nun 79.ve 360.maddeleri bu husustaki yetki ile ilgili istisnalardır. Somut olayda, takibin Ankara 16.İcra Müdürlüğü’nün 2009/4991 sayılı dosyasında yazılan haciz talimatıyla Çankırı icra müdürlüğünce yapılan haciz sırasında şikayetçinin icra kefili olduğu, bunun üzerine asıl takip dosyası olan Ankara 16.İcra Müdürlüğü’nce icra emri gönderildiği görülmüş, şikayetçi bu icra emrinin iptalini istemiştir. İcra kefaleti nedeniyle gönderilen icra emri asıl takip dosyasından gönderildiğinden buna karşı yapılan şikayeti inceleme görevi ise yukarıda açıklanan yasa hükmü gereği Ankara İcra Mahkemesi’ne aittir. Bu husus yukarıda açıklandığı gibi kesin yetki kuralı olup mahkemece resen gözetilir (HGK’nun 21.03.2001 gün ve 2001/12-235 E.). Bu durumda mahkemece yetkisizlik kararı verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Kabule göre de; genel yargılamada tartışılacak hususların mahdut yetkili icra mahkemesinde irdelenerek icra kefilliğinin iptaline karar verilmesi de isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.