Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23795 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21206 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul 24. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/05/2014NUMARASI : 2014/357-2014/556 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... . tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından fatura alacağına dayalı 13.01.2014 tarihinde başlatılan genel haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurarak, iflas erteleme davasında 23.07.2012 tarihinde verilen tedbir kararı nedeniyle takibin iptalini talep ettiği; mahkemece, anılan tedbir kararı doğrultusunda borçlu hakkında takibin durdurulmasına karar verildiği görülmektedir. Somut olayda borçlu tarafından iflasın ertelenmesine ilişkin açılan Kadıköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2012/911 Esas sayılı dosyasında 23.07.2012 tarihli ara kararda; “ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile İİK'nun 179/a ve b maddesindeki sınırlamalar dikkate alınarak davacı şirket hakkında 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere açılmış ve açılacak tüm takiplerin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına ..."karar verildiği, İstanbul Anadolu 8.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 09.10.2013 tarih, 2013/414 Esas 2013/327 Karar sayılı kararı ile de borçlu şirketin iflasının 1 yıl süre ile ertelenmesine “3” nolu bendinde ise İİK'nun /b maddesi uyarınca erteleme süresince davacı borçlu şirket hakkında "İİK'nun 206. maddesinin 1. sırasındaki alacaklar hariç olmak üzere 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir icra takibi yapılamayacağına ve evvelce yapılmış takiplerin durdurulmasına yönelik tedbir kararı devamına" karar verildiği, alacaklının ise 13.01.2014 tarihinde borçlu şirket aleyhine icra takibine başladığı görülmektedir. İİK'nun 179/b maddesi hükmü gereğince iflasın ertelenmesi kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamaz ve evvelce başlamış takipler de durur.O halde mahkemece 09.10.2013 tarihli iflas erteleme kararı ve iflas erteleme kararının 3 numaralı bendinde yer alan tedbir nedeniyle borçlu şirket yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.