Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23710 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 26232 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Şişli 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 29/06/2010NUMARASI: 2010/866-2010/938Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 134. maddesinin 9. fıkrasına dayalı olarak TMSF Fon Kurulu'nun 29.01.2009 tarih ve 2009/37 sayılı kararı ile alacaklı ... AŞ.'nin ticaret sicili kaydının ilan edilmeksizin terkin edildiği anlaşılmıştır.5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 134. maddesinin 9. fıkrasında; “…. Bu madde hükümlerine uygun olarak tasfiye olunan şirketlerin hâkim ortakları ve yöneticileri ile üçüncü şahıslar aleyhine açılan şahsi sorumluluk, iflas ve alacak davaları, kanunî halef; ceza davaları, kanunî müdahil sıfatıyla Fon tarafından devam ettirilir." düzenlemesi yer almaktadır. Medeni Usul Hukuku müessesesi olan “dava”nın karşılığı, takip hukukunda “icra takibi” olmakla, maddede kullanılan “dava” ibaresinin, icra takiplerini de kapsadığının kabulü gerekir. O halde, TMSF’nin, 5411 Sayılı Bankacılık Kanunu'nun 134. maddesi uyarınca hakkında tasfiye kararı verilerek ticaret sicilinden terkin edilen takip alacaklısı ..... AŞ. 'nin kanuni halefi sıfatıyla icra takibini devam ettirme imkanı bulunmakla, mahkemece, şikayetin kabulü yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 18/10/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.