Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23567 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 18618 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İskenderun İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 08/02/2010NUMARASI: 2009/642-2010/149Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK'nun 150/ı maddesine göre; "borçlu cari hesap veya kısa, orta, uzun vadeli kredi şeklinde işleyen nakdi veya gayri nakdi bir krediyi kullandıran tarafın ibraz ittiği ipotek akit tablosu kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmese dahi... krediyi kullandıran taraf, borcun ödenmesine ilişkin ihtarın noter aracılığı ile borçluya tebliğ edildiğini veya 68/b maddesi gereğince tebliğ edilmiş sayıldığını gösteren noterden tasdikli bir sureti icra müdürlüğüne ibraz ederse icra müdürü İİK'nun 149. maddesi uyarınca işlem yapar." Yani borçluya icra emri gönderir. Aynı madde hükmüne göre borçlunun ihtarnameye 8 gün içinde itiraz etmesi halinde dahi adı geçene icra emri gönderilmesinde yasaya aykırılık bulunmayıp, bu takdirde krediyi kullandıran taraf (alacaklı), alacağını 68/b maddesi çerçevesinde diğer belgelerle ispatladığı takdirde, borçlunun şikayeti reddedilir. Somut olayda, 26.06.2009 tarihli kat ihtarı 29.06.2009 tarihinde borçlulara tebliğ edilmiş olup, borçluların bu ihtara karşı noter aracılığı ile 30.06.2009 tarihinde (cevabi ihtar ile) itiraz ettikleri, alacaklının 25.03.2008 tarihli 400.000 TL bedelli limit ipoteğine dayalı olarak borçlular hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi başlattığı, İİK'nun 150/ı maddesinde öngörülen koşulların oluştuğu görülmektedir. Hükme esas alınan 18.01.2010 tarihli birikişi raporuna göre takipte istenilmesi gereken toplam alacak miktarının 294.265,46 TL olarak belirlendiği, takipte ise 295.562,49 TL talep edildiğinden raporda belirlenen miktara göre icra emrinin düzeltilmesi gerekirken davanın reddi yönünde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 22/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.