Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23516 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17994 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Çine İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/02/2014NUMARASI : 2013/74-2014/12 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan icra takibinde, örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçluların yasal sürede icra mahkemesine yaptıkları başvuruda, takibe dayanak bononun 22.01.2008 tarihli ortaklık sözleşmesinin teminatı olarak alacaklıya verildiğini ileri sürerek takibin iptali isteminde bulundukları; ayrıca sair itirazlarını bildirdikleri görülmektedir. HGK'nun 14.3.2001 tarih ve 12-233/257 sayılı ve yine 20.6.2001 tarih ve 12-496/534 sayılı kararlarında da benimsendiği üzere; dayanak belgenin hangi ilişkinin teminatı olduğu yazılı delil (belge) ile kanıtlanmalı, bunun için de İİK'nun 169/a maddesi uyarınca belgede takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması gerekmektedir. Somut olayda, takibe konu bono metninde teminat amaçlı verildiğine dair bir ibare yer almadığı gibi; takip alacaklısı lehtar ve keşideci borçlunun imzaladıkları 22.01.2008 tarihli ortaklık sözleşmesinde de takibe dayanak bonoya açıkça atıfta bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan, cevap dilekçesindeki açıklamaları ve yargılama aşamasındaki beyanları gözetildiğinde, alacaklının da, takip dayanağı bononun, teminat senedi olduğuna ilişkin bir kabulünün bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda, takibe konu bononun teminat senedi olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, teminata ilişkin itirazın yerinde olmadığı gözetilerek borçluların diğer itirazları incelenip oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde, şikayetin kabulü ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.