Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23436 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 15515 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ: Küçükçekmece 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 21/11/2008NUMARASI: 2008/1087-2008/1167Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 20.04.2009 tarih, 853-8570 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1) Borçlu A. İnşaat ve Ticaret Ltd.Şti.vekilinin karar düzeltme isteminin incelenmesinde:Düzeltilmesi istenen Yargıtay ilamıyla bunda atıf yapılan mahkeme kararında yazılı gerekçeler ve dosyada mevcut belgeler karşısında karar düzeltme isteği yerinde görülmediği gibi HUMK. nun 440. maddesinde yazılı dört halden hiç birine de uymadığından İİK.nun 366. ve HUMK.nun 442. maddeleri uyarınca (REDDİNE), 2) Alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin incelenmesinde :TTK.nun 692. maddesinde çekin unsurları sayılırken lehtarın gösterilmesine yer verilmemiştir. Bu nedenle lehtar çekin zorunlu unsuru olmayıp, çekte lehtarın yazılıp yazılmaması ya da gerçek veya tüzel kişiliğinin bulunup bulunmaması çek vasfını etkilemez. TTK.nun 697. maddesine göre ise kimin lehine keşide edildiği gösterilmemiş olan bir çekin hamiline düzenlendiğinin kabulü gerekir.Somut olayda çeklerin “A.-S.İş ortaklığı" adına düzenlendiği ve arkadaki ilk cironun sözü edilen iş ortaklığı adı yazıldıktan sonra imzalandığı tespit edilmiştir. A.-S.İş ortaklığı'nın hükmi şahsiyeti bulunmadığına göre, bu olgu kambiyo senedi vasfını etkilemez ise de çekler, hamiline yazılmış sayılır. Takip konusu yapılan çeklerde ciro "A.-S.İş ortaklığı" adına yapılmıştır. Alacaklı tarafından ayrı ayrı borçlu gösterilerek haklarında takip yapılan adi ortaklığın ortağı olan borçlular S.İnşaat Tic. ve San. AŞ. ve A. İnşaat Tic. ve San. AŞ.nin, icra mahkemesine başvurularında, adi ortaklık adına yapılan ciro imzasına itiraz etmedikleri görülmektedir. Borçlar Kanununun 533. maddesinin son cümlesinde "Ortaklığı idare yetkisi tanınan şerik, şirketi ve bütün şerikleri üçüncü şahıslara karşı temsil etmek hakkını haiz sayılır" hükmü yer almaktadır. Ortaklık sözleşmesi ile yasada belirtilen idare yetkisi tanınan şerik, ortak olabileceği gibi, üçüncü bir kişide olabilir. Dolayısı ile bu kişinin, Borçlar Kanununun 34. ve 38. maddeleri ile daha geniş anlamını bulan 533. maddesinin son fıkrasında açıklanan ortaklığı temsil yetkisi olduğunun kabulü gerekir. Bu durumda, ortaklığı idare yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlem, ortakları, üçüncü şahıslara karşı eşit olarak sorumlukılar. Bu sebeple adi ortaklığı temsilen idareci şerikin (ortak-temsilcinin) imzaladığı çekten dolayı ortaklar sorumlu olur. Bu durumda adi ortaklığın ortağı olan borçlu şirketler, çeklerdeki ciro imzasının idareci şerike (ortak-temsilciye) ait olmadığı yönünde yasal sürede icra mahkemesine itirazda bulunmadıklarına göre, anılan ciro nedeniyle çeklerden sorumludurlar. O halde borçlular S.İnşaat Tic. ve San. AŞ. ve A. İnşaat Tic. ve San. AŞ. yönünden mahkemece verilen ret kararı doğru olup, onanması gerekirken Dairemizce bozulduğu anlaşılmakla alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 20.04.2009 tarih ve 2009/853-8570 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda (2) no'lu bentte yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), takdiren 190,40 TL para cezasının karar düzeltme isteyen borçludan alınarak hazineye gelir yazılmasına, 32,30'ar TL ilam harçları taraf vekillerince yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 24.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.