Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23209 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22427 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:1- Borçlular ... ve ....’in temyiz itirazlarının incelenmesinde, Tarafların iddia ve savunmalarına, dosya içeriğindeki bilgi ve belgelere ve kararın gerekçesine göre adı geçen borçluların temyiz itirazlarının REDDİNE;2- Borçlu .....nin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Şikayetçi borçlu, diğer fesih sebepleri ile birlikte satış ilanı tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürerek ihalenin feshi isteminde bulunmuştur.7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12. maddesine göre, hükmi şahıslara tebligat, selahiyetli mümessillerine, bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı Kanunun 13. maddesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler, herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde, tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılır. Tebliğ tarihi itibariyle yürürlükte olan Tebligat Yönetmeliğinin 21. maddesinde ise, tüzel kişi adına tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak durumda olduğu takdirde tebliğin, orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla, o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda; satış ilanı tebligatının .....ye “Tebliğ evrakı işyerinde daimi işçisi ...imzasına tebliğ edilmiştir.” açıklaması ile 04.11.2014 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Şikayetçi şirketi temsile yetkili kişinin adreste bulunup bulunmadığı tespit ve tevsik edilmeksizin Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerine aykırı olarak yapılan tebliğ işlemi usulüne uygun değildir. Taşınmaz mal ihalesinde, İİK.nun 127. maddesi hükmü uyarınca ilgililere satış ilanının tebliği zorunludur. Satış ilanının hiç tebliğ edilmemiş veya usulsüz tebliğ edilmiş olması, yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre başlı başına ihalenin feshi nedenidir. Yukarıda da açıklandığı üzere borçlu .....ye satış ilanının usulüne uygun şekilde tebliğ edildiğinin kabulüne olanak bulunmamaktadır. O halde mahkemece, adı geçen şirket yönünden, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu ....'nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.10.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.