Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23202 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 20306 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Sarıkaya İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/07/2013NUMARASI : 2013/2-2013/15 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, çiftçi olduğunu ve haczedilen taşınmazların geçimi için zorunlu olması nedeniyle haczedilemeyeceğini ileri sürerek İİK.’nun 82/1-4.maddesine dayalı olarak hacizlerin kaldırılmasını istediği anlaşılmıştır. Şikayete konu . ada .ve .parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarının incelenmesinde; haciz tarihinden önce T.C. Ziraat Bankası A.Ş. lehine tesis edilmiş 18.11.2009 tarihli ipoteğin bulunduğu görülmüştür. Borçlunun, daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin haczedilmezlik şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak haczedilmezlik iddiasında bulunmasını engeller. Ancak, haciz tarihinde ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilir. Aksi takdirde, kurulan bir ipotek borcu ödenmiş olsa dahi, bundan sonraki tüm hacizler yönünden haczedilmezlik şikayetinin mümkün bulunmadığı gibi kabul edilemeyecek bir sonuç ortaya çıkar. O halde mahkemece, .ada .ve .parsel sayılı taşınmazların kayıt ve belgeleri tapudan ve adı geçen bankadan getirtilerek ipoteğin zorunlu ipoteklerden olup olmadığı, zorunlu ipotek olmasa bile haciz tarihi itibariyle ipoteğe konu borcun ödenip ödenmediği belirlenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.