MAHKEMESİ : Antalya 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 25/02/2014NUMARASI : 2013/964-2014/183 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu Ü.. Ö.. ve 3. kişi Ş.. Ö.. tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : 1-) 3. kişi Ş.. Ö..'in temyiz itirazlarının incelenmesinde;Şikayetçi Ş.. Ö.., icra takibinin tarafı olmayan üçüncü kişi olup, taşınmaz maliki ya da taşınmaz üzerinde aynî hak sahibi de olmadığından, tarafı bulunmadığı icra takibindeki haczin geçerli olmadığını ileri sürerek icra mahkemesinden şikayet yoluyla haczin kaldırılmasını isteyemez. Bu nedenle adı geçen şikayetçinin isteminin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddi yerine yazılı gerekçe ile reddi isabetsiz ise de sonuçta istemi reddedildiğinden ret kararı sonucu itibari ile doğrudur. Açıklanan nedenlerle adı geçen şikayetçinin temyiz itirazlarının (REDDİNE), 2-) Borçlu Ü.. Ö..'in temyiz itirazlarına gelince;Alacaklı tarafından borçlu Ü.. Ö.. aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, alacaklının talebi üzerine 19.08.2013 tarihinde, borçlunun, Konyaaltı ilçesi Beldibi Merkez mah., 482 parselde bulunan Hazine adına kayıtlı taşınmazın 2/B arazisi olması nedeniyle doğacak olan arazi bedelini ödeyerek hak sahibi olacağı hakları üzerine haciz konulması ve arazi bedeli ödenerek tescil hakkı kullanılmaz ise, İİK'nun 94. maddesi gereği bedel ödenerek alacaklı tarafından tescil istenebileceğine dair Batı Antalya Emlak Müdürlüğü'ne haciz müzekkeresi yazıldığı, borçlu tarafından haczin kaldırılmasının istendiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmıştır. Tapu kaydının incelenmesinde; haciz tarihi olan 19.08.2013 tarihinde taşınmazın Maliye Hazinesi adına kayıtlı olduğu ve taşınmazda 6831 sayılı Kanun gereğince konulmuş bir şerh bulunmadığı görülmüştür. İİK'nun 85. maddesi uyarınca; borçlunun kendi yedinde veya üçüncü kişide olan taşınır mallarıyla taşınmazlarından ve alacak ve haklarından borca yetecek miktarı haczolunur. İlerde yasal koşullar tahakkuk ettiği takdirde, borçlu adına taşınmaz üzerinde doğabilecek talep hakkı üzerine haciz konulması usulsüzdür. Başka bir anlatımla, malik olmayan borçlunun borcu için 6831 sayılı Yasa'nın 2/1-B maddesi kapsamında Hazine adına kayıtlı taşınmaz ile ilgili olarak henüz doğmamış olan hakkı bu aşamada haczedilemez. O halde mahkemece şikayetin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (2) nolu bentte yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/10/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.