Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23119 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 6612 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ : Ankara 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/12/2009NUMARASI : 2009/470-2009/1351Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Mahkemece, yüze karşı verilen kısa kararda, "Şikayetin kısmen kabulüne, 14.00 TL işlemiş faiz ile sınırlı olarak icranın geri bırakılmasına" karar verilmesine karşın, gerekçeli kararda “Şikayet konusu muhtırada yazılı alacağın 4.120,26 TL ile sınırlı olarak iptaline ” hükmedilmek suretiyle kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmıştır.T.C. Anayasası, yargılamada aleniyet ilkesini benimsemiştir. Bu nedenle, yargılama açık olarak yapılacak ve yargılama sonunda verilen karar, HUMK.nun 388/son maddesi gereği açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde açıkça belirtilecektir. HUMK.nun 381. maddesi gereğince, sonradan yazılacak gerekçeli kararın da verilen kısa karara uygun olması gerekir. Bu nedenle mahkeme hükmü tek olduğundan ve kısa kararla aynı sonuçları taşıyacağından kısa karar ve gerekçeli karar arasında çelişki halinde ortada yasaya uygun bir hükmün varlığından söz edilemez. Nitekim, Yargıtay İçtihatları Birleştirme Genel Kurulunun 10.04.1992 tarih ve 7/4. sayılı kararında kısa kararla gerekçeli kararın çelişik bulunmasının bozma nedeni sayılacağının belirtilmiş olmasına göre, mahkemece yapılacak iş, önceki kararlar ile bağlı olmaksızın çelişkinin giderilmesi için vicdani kanaatine göre yeni bir karar vermekten ibarettir . SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 21/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.