Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22999 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6103 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Borçlu vekili icra mahkemesine başvurusunda, müvekkili aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan takipte, borcun takipten sonra ancak ödeme emrinin tebliğinden önce ödendiğinden bahisle takibin geçici olarak durdurulmasını ve iptalini talep etmiş mahkemece takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür. Somut olayda icra takibi 02.06.2015 tarihinde başlatılmış, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emri 04.06.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Borçlu tarafından 03.06.2015 ödeme tarihini taşıyan banka dekontu sunularak borcun ödendiği iddia edilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 100. maddesi nazara alındığında faiz ve masrafları ödemede geciken borçlunun yaptığı kısmi ödeme öncelikle faize mahsup edilecektir.Borçlunun yaptığı ödemenin taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı ve bu ödemenin takip tarihinden sonra olduğu görülmektedir. Bu husus mahkemenin de kabulündedir. O halde alacaklı takip başlatmakta haklı olup 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 121. maddesi uyarınca, daha önce temerrüt gerçekleşmemiş olsa bile, en geç takip tarihinden itibaren temerrüt faizi talep edebilir. Öte yandan takip tarihi itibariyle henüz borç ödenmediğinden alacaklı takip başlatmakta haklıdır.Sonuç olarak takip tarihinden ödeme tarihine kadar geçen süre içindeki takip masrafı, icra vekalet ücreti ve işlemiş faiz yönünden gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle borç miktarının hesaplanması, BK'nun 100. maddesine göre ödemelerin öncelikle faiz ve fer'ilere mahsubu ile bakiye borç miktarının bulunarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.