MAHKEMESİ : Şişli 4. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 14/04/2010NUMARASI : 2010/526-2010/400Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :1) İşin niteliği bakımından temyiz tetkikatının duruşmalı olarak yapılmasına HUMK’nun 438. ve İİK’ nun 366. maddeleri hükümleri müsait bulunmadığından bu yoldaki isteğin reddi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin esası incelendi;2)Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Alacaklı C.C. vekili tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile icra takibi başlatılmıştır. Borçlu şirket vekilinin mahkemeye başvurusu müvekkiline gönderilen ödeme emri tebligatının usulsüz bulunduğunun tespiti ile icra müdürlüğünce yapılan kanuna aykırı işlemlerin ve hukuka aykırı icra takibinin iptaline yöneliktir.Takip dosyasına ekli belgelerin incelenmesinde alacaklı şirketin...Virgin adalarında, borçlu şirketin ise ...Lüksemburg adresinde kurulu oldukları görülmektedir.Lüksemburg Ticaret Sicil Müdürlüğünün noter tercümeli 23.11.2009 tarihli yazısına göre; "borçlu şirketin %50 hissesinin, diğer şikayetçi ... Limited isimli üçüncü kişi şirkete ve %50 hissesinin de takip alacaklısı şirkete ait olduğu, borçlu şirketin (A) yöneticisi ve (B) yöneticisinin ortak imzalarıyla ilzam edileceği" düzenlenmiştir. Aynı belgeye göre (A) yöneticileri M.L. ve C.W., (B) yöneticileri R.İ.İ. ve M.C. olup kendilerine süresiz yetki (görev süresi) verilmiştir.Takip talebinde borçlu şirketin adresi, ".... Mecidiyeköy/Şişli/İstanbul" olarak gösterilmiş; borçluya gönderilen ödeme emri tebligat parçasında borçlu şirketin ünvanı yazıldıktan sonra "tebliğe yetkili y.k.üyesi R.İ.İ." ibaresi eklenerek, belirtilen adreste "muhatabın bizzat kendi imzasına tebliğ edildi 11.12.2009" şerhiyle tebliğ işlemi tamamlanmıştır. Bu aşamadan sonra, alacaklı vekilinin talebi üzerine, borçlu şirketin %95 hissesine sahip olduğu ve tebligat adresinde ticaret siciline kayıtlı bulunan üçüncü kişi .... Depoculuk A.Ş. adresinde borçlu adına nama yazılı hisse senedi yerine geçen nama yazılı muvakkat ilmuhaberinin haczi yapılmıştır. 21.12.2009 tarihli haciz sırasında ödeme emri tebligatında adı geçen ve aynı zamanda adresinde menkul haczi yapılan üçüncü kişi şirket yönetim kurulu üyesi de olan R.İ.İ. Hazır bulunmuştur. Hisse senetlerinin kıymet takdiri yapılmış, hacze ilişkin (103) davet belgesi ve kıymet taktir raporu, ödeme emri tebligat adresinde, "M.C. .borçlu y.k.üyesine" 24.12.2009 tarihinde tebliğ edilmiştir. Alacaklı vekilinin satış talebi üzerine de satış ilan tebliğinin yine" aynı adreste birlikte çalışan yetkili R.İ.İ.'e" 30.12.2009 tarihinde (y.k.üyesi) sıfatıyla tebliğ edildiği görülmüştür.Konuyla ilgili 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 10/1 maddesi hükmünde aynen "tebligat, tebliğ yapılacak şahsa, bilinen en son adresinde yapılır"düzenlemesi getirilmiştir.Yine, 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 12.maddesine göre hükmi şahıslara tebligat selahiyetli mümessillerine bunlar birden fazla ise yalnız birine yapılır. Aynı kanunun 13.madesine göre de, tebliğ yapılacak bu kişiler herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde işyerinde bulunmadıkları veya o sırada evrakı bizzat alamayacak bir halde oldukları takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur ve müstahdemlerden birine yapılır. Tebligat Tüzüğünün 18.maddesinde de tüzel kişi adına tebligatı kabul edecek kişi herhangi bir sebeple mutad iş saatlerinde bulunmadığı veya o sırada evrakı bizzat alamayacak olduğu takdirde tebliğ orada hazır bulunan memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı, kendisine tebliğ yapılacak memur veya müstahdemin tüzel kişinin o yerdeki teşkilatı veya personeli içinde vazife itibariyle tüzel kişinin yetkilisinden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi esasen bu kabil işlerle vazifelendirilmiş biri olması lazım geldiği, bunların da bulunmadığı tebliğ mazbatasında tespit edilmek şartıyla o yerdeki diğer memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı hüküm altına alınmıştır.Somut olayda borçlu şirketin adresinin ....-Lüksemburg olduğu hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Bu durumda TK.10.maddesine göre borçlunun bilinen yurt dışındaki son adresine ödeme emri tebligatı gönderilmediği için yapılan tebligat geçersizdir. Ödeme emri tebligat adresi, üçüncü kişi .... A.Ş.nin ticaret sicil adresi olup, ödeme emri tebligatı üstüne açıkça hem borçlu şirket ve hem de üçüncü kişi şirket yönetim kurulu üyesi sıfatını taşıyan R.İ.İ. adı bizzat yazılarak tebligat çıkarılması da doğru bulunmamıştır. Takipte adı geçenin doğrudan tebligat muhatabı olduğu belirtilmeden, ödeme emri tebligatında, bu kişiye tebliğ yapılması gerektiği bildirilemez.Ayrıca 4829 Sayılı Kanunla değişik 7201 Sayılı Tebligat Kanununun 23. maddesinin 8.bendi gereğince "tebliğ evrakı kime tebliğ edilmişse onun imzası ile tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasının bulunması" tebliğ evrakında bulunması zorunlu unsurlardandır. (HGK.nun 8.10.2008 tarih ve 2008/12-536 esas-2008/574 kararı) Borçluya gönderilen ödeme emri tebliğine ilişkin tebligat evrakının incelenmesinde; tebliğ memurunun ad ve soyadının yazılı olmadığı görülmekte olup bu hali ile de yapılan tebliğ işlemi usulsüzdür.O halde mahkemece şikayetin kabulü ile 7201 sayılı kanunun 32.maddesi gereğince borçlunun bildirdiği öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak kabulü gerekirken anılan eksikliğin gözardı edilerek istemin reddine dair hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.