Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 22851 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10412 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ : Alanya İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 02/02/2010NUMARASI : 2009/1332-2010/129Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu aleyhinde kambiyo senedine dayalı yapılan takip sonucunda haczedilen taşınır malların ihalesi yapılmış ancak borçlu kendisine yapılan satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesini, 3. kişinin açtığı istihkak davasının kesinleşmediğini, satılan malların satış ilanında ayrıntılı olarak yazılmadığını, mallar arasında ekonomik bütünlük olmadığı halde hepsinin birlikte satıldığını,alacaklının vefat ettiğinden vekalet ilişkisi sona ereceğinden hazırlık işlemlerine devam ettiğini ileri sürerek nedeniyle bu ihalenin feshini talep etmiştir.Mahkemece, borçluya çıkartılan satış ilanı tebligatının daha önce tebligat yapılmadan Tebligat Kanunu'nun 35.maddesine göre satış ilanını tebliğ edilmesi nedeniyle, ihalenin feshine karar verilmiştir.İcra dosyası incelendiğinde; borçluya usulüne uygun yapılan ödeme emri tebligat adresi ile haciz yapılan bu adrese daha sonra menkul haczinden sonra aynı adrese 103 davetiyesi çıkartılmıştır. Ancak bu tebligat muhatap bu adresten ayrıldığından iade edilmiş bunun üzerine bu adrese Tebligat Kanunu' nun 35.maddesine göre 103 davetiyesi tebliğe çıkartılmıştır. Bu nedenle yapılan tebligatta yasaya uymayan bir yön yoktur.Bu durumda borçluya Tebligat Kanununun 35.maddesi uyarınca yapılan tebligat geçerli olacağından ve ihalede başkaca da usulsüzlük bulunmadığı da nazara alınarak şikayetin reddi yerine kabulüne karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 11/10/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.