Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22506 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 21512 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının reddini/onanmasını mutazammın 16.02.2016 tarih ve 2015/24768 Esas, 2016/4110 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki borçlu ... tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Sair karar düzeltme nedenleri yerinde değil ise de; Alacaklı banka tarafından borçlu ... aleyhine gayrimenkul ipoteğinin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip başlatıldığı, borçlunun ve şikayetçinin, kullandırılan konut kredilerinin Türk Lirası cinsinden yapılandırılması yönünde karar alındığını ancak alacaklının bu yönde işlem yapmadığını, bilirkişi incelenmesi sonucunda borçlarının olmadığının ortaya çıkacağını ve sair şikayetlerini ileri sürerek takibin durdurulmasını talep ettikleri, mahkemece şikayetin borçlu ... yönünden süre aşımı sebebiyle reddine, şikayetçi ... yönünden aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a 4822 sayılı Kanunun 15. maddesi ile eklenen 10. maddesinde; “Tüketici kredisi, tüketicilerin bir mal veya hizmet edinmek amacıyla kredi verenden nakit olarak aldıkları kredidir.” şeklinde tanımlandıktan sonra maddede bu tür sözleşmelerin yapılma koşulları ile borcun muaccel kılınabilmesi ve temerrüt koşulları gibi farklı ve özel şartlara yer verilmiştir. Anılan Kanun'nun 10/A. maddesinde; kredi kartı ve nakit çekim sureti ile kullanılan kredilerde 10. madde hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiş, aynı Kanunu'a 21.02.2007 tarihli 5582 sayılı Yasanın 24. maddesi ile eklenen 10/B. maddesinde ise; “Konut Finansmanı Sözleşmeleri” de bu kanun kapsamında değerlendirilerek, konut finansmanı sözleşmelerinin düzenlenme koşulları, borçlunun temerrüdü durumunda finansman sağlayan bankanın yükümlülükleri, borcun muaccel kılınabilmesinin ve muacceliyet uyarısının koşulları gibi hususlar özel olarak ve ayrıca düzenlenmiştir. Açıklandığı üzere Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, kredi kartı ve Konut Finansmanı Kredisi gibi tüketici kredisi kullanan borçluları, diğer kredi borçlularından ayrı tutmak, tüketicinin koşullarını iyileştirmek ve kolaylaştırmak amacıyla düzenlenmiş özel bir kanun olup, bu kanun kapsamında verilen krediler nedeniyle borçluların temerrüde düşüp düşmedikleri, borcun muaccel olup olmadığı, muaccel olan borç miktarının ve faizinin, yapılan özel sözleşmelerin Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun koşullarında değerlendirilmesi gerekir.İİK'nun 149. maddesinde; "İcra müdürü ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiği ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa borçluya ve taşınmaz üçüncü bir şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti üçüncü şahsa geçmişse ayrıca bunlara birer icra emri gönderir" hükmüne yer verilmiştir.Somut olayda, “Konut Kredisi Sözleşmesi” kapsamında alınan kesin borç ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilip borçluya İİK'nun 149. maddesi kapsamında icra emri gönderilemeyeceğinden buna ilişkin olarak icra mahkemesine yapılacak başvuru süresiz şikayete tabii olup mahkemece re’sen dikkate alınması gerekir.O halde, mahkemece; alacağın varlık ve miktarı 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında yargılama yapılmasını zorunlu kıldığından bu yönde bir ilam alınmadan başlatılan takipte, açıklanan ve kanunun emredici hükümlerinden kaynaklanan bu hususlar re’sen nazara alınarak borçlunun şikayetinin kısmen kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken Dairemizce onandığı anlaşılmakla Borçlu ...'ın karar düzeltme isteminin kısmen kabulü gerekmiştir. SONUÇ : Borçlu ...'ın karar düzeltme isteminin kısmen kabulü ile Dairemizin 16/02/2016 tarih ve 2015/24768 E. - 2016/4110 K. sayılı onama ilamının kaldırılmasına, ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 09.06.2015 tarih ve 2015/305 E.- 2015/342 K. sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 27.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.