Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 22436 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18507 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçiler tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK'nun 134.maddesinin 2. fıkrasında; "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere, yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenlerin" isteyebileceği hususu düzenlendikten sonra, aynı fıkrada ayrıca "...talebin reddine karar verilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder. Ancak işin esasına girilmemesi nedeniyle talebin reddi halinde para cezasına hükmolunamaz" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda, ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/4560 E. sayılı dosyasında alacaklı banka tarafından borçlular ... ve ... ile ipotek borçlusu ... aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibi yapılmıştır. İpoteğe esas kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak yer alan şikayetçi ...’nin ise takipte borçlu sıfatı bulunmadığı gibi, adı geçen şikayetçi tapu sicilindeki ilgili veya ihaleye pey süren kişi de değildir. Şikayetçinin takibe konu ipoteğe esas kredi sözleşmesinde kefil olması kendisine ihalenin feshini talep hakkı vermez. Bu durumda şikayetçi ...’nin aktif husumet ehliyeti bulunmadığından bu şikayetçi yönünden işin esasına girilmeden mahkemece istemin reddi gerekirken, işin esasının incelenerek sonuca gidilmesi doğru değilse de, sonuçta istem reddedildiğinden karar sonucu itibari ile doğrudur. Ancak işin esasına girilmeden istemin reddi halinde şikayetçiye %10 para cezası verilemeyeceğinden hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.SONUÇ : Şikayetçi ...’nin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 21/01/2015 tarih ve 2014/830 E., 2015/ 71 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (2) numaralı bendinde yer alan “davacının ihale bedelinin % 10'u oranında para cezası ile cezalandırılmasına” cümlesinin adı geçene hasren silinerek karar metninden çıkarılmasına, yerine “şikayetçiler .., .. ve ...’in ihale bedelinin % 10'u oranında para cezası ile cezalandırılmalarına” cümlesinin yazılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.