MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 07/06/2016 tarih, 2016/13230 Esas - 2016/16038 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda, üç adet taşınmazın ihalesinin feshinin istendiği, mahkemece istemin reddi ile birlikte para cezasına hükmedildiği, anılan kararın temyiz edilmesi üzerine, Dairemizce şikayet konusu 16 ve 234 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kararın bozulduğu, bozmaya ilişkin kararda, sehven, tapuda 16 parselde kayıtlı taşınmazın parsel numarası yerine ada numarası olan 462’nin yazıldığı görülmektedir.Satış ilanı ve kıymet takdiri raporu tebligatlarının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayan veya usulsüz yapılan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi, kendisi dışındaki diğer ilgililere, satış ilanının ve kıymet takdiri raporunun tebliğ edilmediği hususunu, ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremez.Somut olayda, borçlu vekilinin 21.10.2010 tarihli şikayet dilekçesinde; diğer fesih nedenleri ile birlikte müvekkiline yapılan satış ilanına ilişkin tebligatın usulsüz olduğunu da ileri sürdüğü, mahkemece, satış ilanının usulüne uygun tebliğ edildiği gerekçesi ile ileri sürülen diğer hususlar da incelenerek şikayetin reddine karar verildiği, borçlu vekilinin 08.03.2016 havale tarihli temyiz dilekçesinde, satış ilanının “hissedar olan diğer ilgililere” usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürdüğü, borçlunun kendisi adına çıkarılan tebligatın usulsüz olduğunu açıkça ileri sürmediği, Dairemizce, başkaca fesih nedeni de bulunmadığından 16 ve 234 parsel sayılı taşınmazlar yönünden mahkeme kararının onanması gerekirken, temyiz dilekçesinde yer almayan ve kamu düzeniyle de ilgili olmayan "satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği" nedenine dayalı olarak ihalenin feshine karar verilmesi gerektiği yönünde bozulduğu anlaşılmaktadır.Öte yandan, İİK'nun 129. maddesinin satış kararının alındığı 16.08.2010 tarihi itibariyle yürürlükte olan hükmüne göre, satışın 1.artırmada yapılması halinde, artırma bedelinin, taşınmaz için tahmin edilmiş olan kıymetin en az %60’ını, 2.artırmada satışın yapılması halinde ise, malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve “satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması” ve bunlardan başka paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi zorunludur.İhalesi yapılan 462 ada 16 ve 234 parsel sayılı taşınmazların muhammen bedellerinin sırasıyla 174.052,26 TL ve 26.250,00 TL olduğu, ihalenin 2. satış günü olan 14.10.2010 tarihinde gerçekleştirildiği, muhammen bedellerinin % 40’larının sırasıyla 69.620,90 TL ve 10.500 TL; ihale bedellerinin ise yine sırasıyla 72.500,00 TL ve 13.200,00 TL olduğu, dolayısıyla satış ilanında da belirtildiği üzere, muhammen bedellerinin % 40’ını ve satış masraflarını karşıladığı görülmektedir. Bu durumda, satış kararında, ikinci ihalenin, o tarihte yürürlükte bulunan yasa hükümleri doğrultusunda asgari % 40 oranı üzerinden yapılacağı ilan edilip, satışların da bu miktarı karşılar nitelikte yapıldığı anlaşıldığından, mahkemece, her iki taşınmaz yönünden şikayetin reddine dair verilen kararın, Dairemizce onanması gerekirken, maddi yanılgıya dayalı olarak bozulduğu anlaşılmakla 462 ada 16 ve 234 parsel sayılı taşınmazlar yönünden alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.SONUÇ : Alacaklının karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 07/06/2016 tarih ve 2016/13230 Esas - 2016/16038 Karar sayılı bozma ilâmının 462 ada 16 ve 234 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin “2” nolu bendinin kaldırılmasına, ... 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 15.03.2011 tarih ve 2010/902 Esas, 2011/200 Karar sayılı kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca anılan taşınmazlara hasren (ONANMASINA), 27/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.