Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 22157 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 6261 - Esas Yıl 2011
MAHKEMESİ: Bodrum İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 19/10/2010NUMARASI: 2010/382-2010/811Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Bodrum 2.İcra Müdürlüğü'nün 2010/5527 Esas sayılı dosyasında (eski esas 2004/2298) alacaklı bulunan Y.Y. tarafından borçlular S.P. ve T. A.hakkında 27.09.2004 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip yapıldığı ve takibin kesinleştiği, Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/3409 Esas sayılı dosyasında (eski esas 2008/1152) ise bu kez, alacaklılar S.P. ve T. A. tarafından borçlu Y. Y. hakkında 18.03.2008 tarihinde genel İlamlı icra yoluyla takip yapıldığı ve bu takibin de kesinleşmiş olduğu görülmektedir. Borçlu vekili icra mahkemesi'ne başvuru dilekçesinde, alacaklılar hakkında Bodrum 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/5527 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, alacaklıların da Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/3409 Esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında takip başlattığını, her iki icra dosyasında da takibin kesinleşmiş olduğunu, müvekkilinin alacaklı olduğu dosyadaki alacaklarının daha fazla olması nazara alınarak Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/3409 E. sayılı takip dosyasında alacaklı bulunan davalıların alacağından takas ve mahsubunu talep etmiştir. Mahkemece yapılan inceleme neticesinde, takas mahsup talep edilen Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/5527 E. sayılı dosyada alacaklının yenileme talebinde bulunduğu ve talebin kesinleşmediği, yine Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/3409 E. sayılı dosyasında takibin kesinleşmediği, bu nedenlerle takas-mahsup koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle şikayet reddedilmiştir.HGK'nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251-593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak; 1- Takasa konu alacağın İİK'nun 68.maddesindeki belgelere dayalı bulunması,2- Bu alacakla ilgili olarak icra takibinin yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması,3- Alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Somut olayda borçlunun takasa konu alacakla ilgili olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapmış olduğu icra takibi, talep tarihi itibariyle kesinleşmiştir. Diğer yandan borçlunun borçlu olduğu Bodrum 2. İcra Müdürlüğünün 2010/3409 E. sayılı dosyada da icra emrinin borçluya tebliğ edildiği ve talep tarihi itibariyle takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.O halde mahkemece, kesinleşen her iki icra dosyasında borçlulara gönderilen yenileme emrinin, kesinleşmiş dosyaların bu durumunu ortadan kaldırmayacağı dikkate alınarak gerektiğinde bilirkişiden de yararlanılmak suretiyle borçlunun takas-mahsup talebinin incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.