Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21948 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 8812 - Esas Yıl 2010





MAHKEMESİ: Manisa 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 16/02/2010NUMARASI: 2008/37-2010/51Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı vekili tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine adı geçen vekilinin İİK. nun 168/4.maddesinde öngörülen yasal 5 günlük sürede icra mahkemesine başvurarak, imzaya itiraz ettiği anlaşılmaktadır.Mahkemece yaptırılan inceleme sonucunda Adli Tıp Kurumunun 28.12.2009 tarihli raporunda, bonolardaki keşideci imzasının borçlunun eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği bildirilmiştir. Dosyada bulunan ve İzmir Kriminal Polis Laboratuvarında yaptırılan 2.7.2009 tarihli incelemede ise, bonodaki keşideci imzasının muteriz borçlunun eli ürünü olduğunun bildirildiği görülmektedir.Adli Tıp Kurumu Grafoloji bölümünün, imza incelemesinde son mercii olarak kabulü mümkün bulunmadığından, bu rapora üstünlük tanınarak sonuca gidilemez. O halde mahkemece iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi için yeniden ve ehil bilirkişilerden oluşacak bir kuruldan mütalaa alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, Adli Tıp Kurumu raporu esas alınarak yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.Kabule göre de, imzanın aidiyetinin borçluya ait olup olmadığının saptanamadığı durumlarda, alacaklı aleyhine tazminata hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi doğru değildir.SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 04.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.