MAHKEMESİ : İzmir 11. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/08/2012NUMARASI : 2012/660-2012/528Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesi'ne şikayet yoluyla başvurarak örnek 7 ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini ileri sürdüğü, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1 maddesinde; "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbamameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa y??netici veya kapıcıya da bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" düzenlemesine yer verilmiştir. Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliki'in 30/1. maddesinde; "Adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine meşruhat verilerek çıkartılan tebligatlar hariç olmak üzere, muhatap veya muhatap adına tebliğ yapılabilecek olanlardan hiçbiri gösterilen adreste sürekli olarak bulunmazsa, tebliğ memurunun, adreste bulunmama sebebini bilmesi muhtemel komşu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar heyeti veya meclis üyeleri, kolluk amir ve memurlarından araştırarak beyanlarını tebliğ mazbatasına yazıp imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde bu durumu yazarak imzalaması gerekir" hükmü yer almaktadır. Tebligat Kanununun Uygulanmasına dair Yönetmelik'in 16/2.maddesine göre "Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır. Ayrıca başkaca adres araştırması yapılmaz. 79 uncu maddenin ikinci fıkrasına göre renkli bastırılan tebligat zarfında, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek bu adrese tebligat yapılacağına dair meşruhata yer verilir." denilmiştir. Bu yönetmeliğe göre 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2.maddesi gereğince tebligat yapılabilmesi için, tebliği çıkaran mercice, tebligat çıkarılan adresin, muhatabın, adres kayıt sistemindeki adresi olduğuna dair tebliğ evrakı üzerine kayıt düşülmesi zorunludur. Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden dağıtıcı tarafından 21/2.maddesine göre tebliğ işlemi yapılamaz. Somut olayda; şikayetçi borçlu adına çıkartılan örnek 7 ödeme emrinin "E. Mah. 51. Sok. No:5 Kat2 B.-İ.adresinde Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliğ edildiği, tebliği çıkaran merci tarfından bu adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğunun belirtilmediği, bu nedenle dağıtıcı tarafından tebligatın Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre tebliğ edildiğine ilişkin bir beyanın da yazılmamış olduğu anlaşılmaktadır. Tebligat evrakına şerh verilen bilgilere göre tebliğ memurunun, adreste bulunmayan muhatabın adreste bulunmama sebebini Tebligat Kanunu'nun 21/1 ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik'in 30/1. maddelerinde belirtilen usulde araştırdığına ve adreste bulunmama sebebini tespit ettiğine dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır. Yukarıdaki nedenlerle şikayetçi borçluya örnek 7 ödeme emrinin tebliği işlemi usulsüz olup mahkemece usulsüz tebligat şikayetinin kabul edilerek Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca borçlunun tebliğe muttali olduğunu beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/01/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.