MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının onanmasını mutazammın 14/06/2016 tarih, 2016/10559 Esas - 2016/16833 Karar sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu tarafından 5626 parsel sayılı taşınmaza ilişkin 27.05.2015 tarihli ihalenin feshinin talep edildiği, mahkemece istemin esastan reddi ile birlikte para cezasına hükmedildiği, verilen kararın borçlu tarafından temyiz edilmesinin ardından alacaklı vekili Av. ...’ın 31.05.2016 tarihli e-imzalı dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini bildirdiği, ancak adı geçen vekilin takip dosyası içerisinde yer alan vekaletnamesinde davayı kabul yetkisi olmaması nedeniyle mahkeme kararının Dairemizce onandığı, alacaklı vekilinin bu defa Beşiktaş 1. Noterliği’nin 11.07.2016 tarihli, 33110 yevmiye nolu “davayı kabul yetkisi” içeren vekaletnamesini ibraz ederek davayı kabul beyanını yinelediği anlaşılmaktadır.6100 Sayılı HMK'nun 308. maddesi gereğince, kabul, davacının talep sonucuna, davalının kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir. Aynı maddenin ikinci fıkrası hükmüne göre, kabul, ancak, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri davalarda hüküm doğurur. Öte yandan davayı kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur (HMK'nun 311/1). Davalının davayı kabul etmesi ile dava konusu uyuşmazlık sona erer. İhalenin feshi istemi, HMK'nun 308/2. maddesinde belirtilen tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri bir dava olmadığına göre, ihalenin feshi davalarında davayı kabul mümkün olup, kabulün sonuç doğurması için, borçlu tarafından yapılan şikayette hem alacaklı hem de ihale alıcısının davayı kabul etmesi gerekir.Somut olayda, aynı zamanda ihale alıcısı olan alacaklının, Beşiktaş 1. Noterliği’nin 11.07.2016 tarihli, 33110 yevmiye nolu vekaletnamedeki yetkiye istinaden vekili aracılığı ile, 21.07.2016 tarihinde mahkemeye sunduğu e-imzalı dilekçesi ile davanın kabulüne karar verilmesini talep ettiği görülmektedir. Hal böyle olunca, karar düzeltme isteminin kabulü ile, mahkemece alacaklı vekilinin kabul beyanı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi için mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.SONUÇ : Tarafların karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemizin 14/06/2016 tarih, 2016/10559 Esas - 2016/16833 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına, aynı zamanda ihale alıcısı olan takip alacaklısının davayı kabulü hakkında karar verilmek üzere mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.