İNCELENEN KARARINMAHKEMESİ : Büyükçekmece 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/01/2016NUMARASI : 2016/13-2016/30Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçlunun ödeme emri tebliği üzerine yasal süre içerisinde icra mahkemesine başvurusunda, takip dayanağı bonoların 31.10.2012 tarihli satış vaadi sözleşmesi gereği dava dışı senet lehtarı K. İnş. Taah. San ve Tic A.Ş.'ye tüketici senedi olarak verildiğini, bu senetlere dayalı olarak kambiyo takibi yapılamayacağını ileri sürerek takibin iptalini talep ettiği, mahkemece; davanın kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir.Borçlunun iddiasına dayanak olarak gösterdiği 31.10.2012 tarihli “U...Satış Vaadi Sözleşmesi” başlıklı sözleşmenin incelenmesinde; konut satışları için düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi olduğu ve alıcı muteriz borçlu Y.ile satıcı dava dışı K. İnş. Taah. San ve Tic A.Ş. arasında düzenlendiği, takip alacaklısının anılan sözleşmede yer almadığı anlaşılmaktadır. Takip tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 sayılı TTK.nun 778. maddesi göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken aynı Kanunun 687/1. maddesi gereğince, hamil bonoyu iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmemiş ise kural olarak, bonodan dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan ilişkilere dayanan def'ileri başvuran hamile karşı ileri süremez.Somut olayda takip dayanağı bonolarda keşidecinin muteriz borçlu lehtarın ise dava dışı K. İnş. Taah. San. ve Tic. A.Ş. olduğu, senedin takip alacaklısı Ç.Yapı Malz. San. Ve Tic. A.Ş.'ye ciro yoluyla devredildiği, muteriz borçlu tarafından takip alacaklısının kötüniyetli olduğu iddia ve ispat edilmediği gibi senet metninde de tüketici sözleşmesi nedeniyle verildiğine ilişkin bir ibare bulunmadığı anlaşılmaktadır. Öte yandan muteriz borçlu tarafından takip dayanağı senetteki imzaya itiraz edilmemiş olup borcun ödendiği de ispat edilememiştir.Bu durumda TTK'nun 687. maddesi hükmü gereği keşideci borçlunun, lehtara karşı ileri sürebileceği defileri (senedin tüketici senedi olarak verilmesi nedeni ile 4077 sayılı Tüketici'nin Korunması Hakkında Kanun'un 6/A maddesi gereğince nama yazılı düzenlenmesi gerektiği iddiasını) takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği hususu nazara alınarak istemin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.