MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz nedenleri yerinde değil ise de; Alacaklının bonoya dayalı olarak borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlattığı icra takibinde, bonoda avalist sıfatını taşıyan borçlunun, vade tarihindeki tahrifat ve imzaya itirazı yanında, senedin zamanaşımına uğradığını, bono bedelinin 6.500,00 TL iken 16.500,00 TL yapılarak tahrif edildiğini ileri sürerek bedelde tahrifat iddiasına dayalı borca itirazda bulunduğu, mahkemece istemin kısmen kabulü ile imzaya itirazın reddine, 23.000,00 TL üzerinden alacaklı yararına %20 tazminata hükmedildiği, miktara ilişkin itirazın kabulü ile senedin 10.000,00 TL'lık bölümünün iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi ... tarafından düzenlenen 10.11.2014 tarihli raporda; " Rakamla değer hanesine ilk tanzimi esnasında "#6.500. YTL" olarak yazılmış olan değerin sol baş tarafına farklı mürekkepli ikinci bir kalemle "1" rakamı ilave edilmek suretiyle, senet değerinin "6.500" YTL'den, mevcut "16.500" YTL'ye yükseltilmiş olduğu, muhtemelen ilk tanzimde boş bırakılmış olan yazıyla değer hanesine ise. rakamla değer hanesinde değer yükseltme amacıyla yapılan ilaveye uygun olarak "#Onaltıbinbeşyüz-" ibareleri yazılmak suretiyle senedin mevcut hale getirilmiş olduğu.” bildirilmiştir. Yapılan bu değişikliklerde keşidecinin herhangi bir imzası bulunmadığından HMK'nun 207. maddesi uyarınca senet 10.000,00 TL için hükümsüz olup, senedin, tahrifatsız bedeli olan 6.500,00 TL için geçerli olduğunun kabulü zorunludur.İİK'nun 169/a- 5. maddesine göre, icra mahkemesinin borca itirazın kabulü kararı ile takip durur. Mahkemece usulüne uygun olarak tanzim edilen bilirkişi raporu esas alınarak, senedin 10.000,00 TL'lık bölümünün, tahrifat sonucu oluşturulan bedel olduğu anlaşıldığına göre, anılan yasa maddesi uyarınca 10.000,00 TL asıl alacak ve bu alacağa isabet eden fer'ileri yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, senedin 10.000,00 TL'lik bölümü için iptaline karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ayrıca, imzaya itirazı reddedilen borçlunun, İİK'nun 170/3. maddesi gereğince senedin tahrifatsız bedeli olan 6.500,00 TL üzerinden %20 oranında tazminata mahkûm edilmesi gerekirken, senedin tahrifatlı bedeli olan 16.500 TL'sına, takip konusu başkaca senet bulunmadığı halde ikinci senetten söz edilmek suretiyle 6.500,00 TL eklenerek bulunan 23.000,00 TL üzerinden %20 oranında tazminata hükmedilmesi ve yine borçlu zamanaşımı itirazında da bulunduğu halde bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsizdir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.