Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21691 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8138 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlunun haczedilen ... ili ... ilçesinde bulunan taşınmazın haline uygun mesken olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu bilirkişi tarafından düzenlenen raporda ... ilçesinde borçlunun haline münasip taşınmaz değerinin 120.000 TL olarak belirlenmesine karşın, mahkemece ... İl merkezindeki taşınmaz fiyatlarının 90.000 TL olduğu kabul edilerek bu değer esas alınmak suretiyle sonuca gidildiği anlaşılmıştır.HMK. 266. maddesinde, "Mahkeme, çözümü hukuk dışında, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde, taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden, bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişiye başvurulamaz." hükmü düzenlenmiştir. Mahkemece, bilirkişiden rapor alındıktan sonra, alınan rapora itibar edilmeyip, bilirkişi yerine geçilerek, hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukuki bilgiyle çözümlenmesi mümkün olmayan bir hususta subjektif yorum yapılarak sonuca gidildiği belirlenmiştir. Mahkemece bilirkişi raporunun yetersiz görülmesi durumunda yapılacak iş bilirkişiden ek rapor almak ya da yeni bir bilirkişi incelemesi yapmaktan ibarettir. Somut olayda ise 24.11.2014 havale tarihli bilirkişi raporunun hüküm kısmına elverişli olduğu görülmekte olup ek rapor alınması ya da yeni bir bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek de yoktur.Bu durumda mahkemece yapılan keşif neticesi düzenlenen 24.11.2014 havale tarihli bilirkişi raporu İİK.nun 82/1-12.maddesine uygun olmakla hüküm kurmaya elverişli olduğundan anılan rapor esas alınarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17/09/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.