Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2168 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 25562 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ: İstanbul 13. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 24/04/2012NUMARASI: 2012/238-2012/214Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;İİK.nun 68/1. maddesi gereğince, talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar ve noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını mutazammım bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir.Yukarıda belirtilen kanun maddesinde yer alan, yetkili makamların düzenledikleri belgelerin ise takip dayanağı yapılıp, ilamsız takibe konulabilmesi için, kanunda bu belgelerin, İİK’ nun 68. maddesinde sayılanlardan olduğuna ilişkin özel hüküm gereklidir. (İİK. nun 143/2, 105/1, 251/1, 634 sayılı kanunun 37. maddesi gibi). Somut olayda, alacaklının faturalara dayalı olarak genel haciz yolu ile takip yaptığı anlaşılmaktadır. Fatura İİK.nun 68. maddesinde yazılı mücerret borç ikrarını gösterir belge niteliğinde değildir. Diğer taraftan, TTK. nun 23.maddesinde süresinde içeriğine itiraz edilmeyen faturanın İİK. nun 68/1.maddesinde sayılacağına ilişkin bir hüküm de bulunmamaktadır. Borçlu tarafından fatura içeriği ve takip konusu borçla ilgili hukuki ilişki de kabul edilmediğine göre alacaklının faturaya dayalı olarak itirazın kaldırılmasını istemesi mümkün bulunmamaktadır.O halde İcra Mahkemesince, alacağın tahsil edilip edilmeyeceği yargılamayı gerektirmekte olup, borca itirazın kaldırılması isteminin reddi yerine kabulü isabetsizdir.SONUÇ :Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/01/2013 günündeoybirliğiyle karar verildi.