Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2151 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 13821 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Üsküdar 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 10/03/2011NUMARASI: 2010/618-2011/78Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :HUMK'nun 388/son maddesi uyarınca, hükmün sonuç kısmında, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların gösterilmesi gereklidir. Öte yandan aynı Yasa'nın 389. maddesi uyrarınca, karar ile her iki tarafa tahmil ve bahşedilen vazife ile haklar şüphe ve tereddüdü gerektirmeyecek şekilde gayet sarih ve açık olarak yazılmalıdır. Aynı hükümler 6100 Sayılı HMK'nun 297. maddesinde de yer almış bulunmaktadır.Somut olayda; mahkemece bozma sonrası alınan bilirkişi raporuna göre takip tarihine kadar işlemiş faizin 687,51 TL olduğu, alacaklının 44.210,95 TL fazla talep etmiş olduğu bildirilmiştir. Mahkemece bu bilirkişi raporuna atıf yapılarak hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır. Hüküm kısmının 1. paragrafında "...takip talebine konu işlemiş faiz alacağı miktarının 687,51 TL olarak esas alınmasına, fazlaya ilişkin işlemiş faiz alacağı ve talep olunan tüm asıl alacak üzerinden takip tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesi hakkındaki talep yönünden takibin iptaline" 2. paragrafında ise "Davacı vekilinin fazlaya ait (44.898,46 TL – 687,51 TL = 44.210,95 TL) = 44.210,95 TL işlemiş faiz alacağına yönelik talebinin reddine" karar verildiği görülmektedir. Hüküm, kendi içinde çelişkilidir. Bu haliyle temyize konu icra mahkemesi kararı, yukarıda belirtilen Yasa hükümleri uyarınca geçerli bir hüküm olarak kabul edilemeyeceği gibi, kararın infazı da mümkün değildir. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, önceki karar ile bağlı olmaksızın çelişki giderilerek yeni bir karar vermekten ibarettir.SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16/01/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.