Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21328 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 5122 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: Adana 2. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 07/12/2010NUMARASI: 2010/172-2010/1050Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 150/ı maddesine göre hesap özetinin noter marifeti ile borçluya gönderildiğine dair noterden tasdikli bir örneği icra müdürlüğüne ibraz edildiği takdirde borçluya icra emri tebliğ edilir. Bunun için ipotek akit tablosunun kayıtsız ve şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva etmesi şart değildir. Bu itibarla adı geçene icra emri gönderilmesi doğrudur. Ancak aynı maddeye göre krediyi kullanan borçlunun noter marifeti ile sekiz gün içinde hesap özetine itiraz ettiği ispat edildiği takdirde, krediyi kullandıran taraf İİK.nun 68/b maddesi çerçevesinde alacağını diğer belgelerle ispat etmelidir. Bu kuralın mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılarak denetlenmesi zorunludur.Somut olayda borçlulara gönderilen 25.01.2010 tarihli hesap özetine borçlular tarafından 8 günlük yasal süresi içinde 28.01.2010 tarihinde itiraz edildiğinden alacaklı bankadan İİK. 150/ı ve İİK. 68/b maddesinde yazılı belgeler istenerek dosya bilirkişili heyetine tevdii edilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporlarında alacağın diğer belgelerle ispatlanıp ispatlanmadığının Yargıtay incelemesine imkan tanıyacak şekilde denetlenmediği, ipoteklerin üst sınır ipotekleri olup, ipotek limitleri toplamının altında talepte bulunulmuş olduğundan talepte yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesi ile takip tarihinde 189.580 TL borçlu bulunduklarının belirtilmesi ile yetinildiği görülmektedir. O halde mahkemece bilirkişiden ek rapor alınarak alacaklının İİK.nun 68/b maddesi çerçevesinde alacağını diğer belgelerle ispat edip edemediği ibraz edilen belgeler ve banka kayıtları incelenip değerlendirilmek suretiyle Yargıtay incelemesine imkan tanıyacak şekilde denetlenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.Öte yandan Mahkemece, farklı limitler için tesis edilen ipoteklerin aynı alacağa dayanılarak takip konusu yapılabileceğinden şikayetçilerin bu husustaki şikayetleri reddedilmiş ise de; özellikle borçlulardan A..M... ve İ..M..’in birlikte verdikleri ipotek, 100.000 TL bedelli limit ipoteği olduğundan borçluların sorumlu oldukları miktarlar belirtilmeden takibe konulması ipotek limitinin aşılması sonucunu doğurabileceğinden bu yöndeki şikayetlerin de kabulü gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddi isabetsizdir.SONUÇ : Borçluların temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03/11/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.