Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21206 - Karar Yıl 2009 / Esas No : 13534 - Esas Yıl 2009





MAHKEMESİ : İzmir 6. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/04/2009NUMARASI : 2009/418-2009/439Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Takip borçlusu, şikayet dilekçesinde; menfi tespit ve istirdata ilişkin ilamların kesinleşmeden icra takibine konu edilemeyeceğini, bu nedenle de alacaklı tarafından yapılan ilamlı takibin iptalini talep etmiştir.Takibe dayanak yapılan ilamda, “davanın kısmen kabulüne, davacının İzmir 1. İcra Müdürlüğü’nün 2004/7807 sayılı dosyasında takip konusu yapılan 92.000,00 YTL asıl alacak ve ferileri nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, İİK. 72/5 maddesi gereğince icra takibinin derhal durdurulmasına, davacı tarafça takip dosyasına ödenen 89.305,03 YTL.nin 87.055,03 YTL’sine 22.05.2005 tarihinden, 2.250,00 YTL’sine de dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle davalıdan alınarak davacıya verilmesine” hükmedilmiştir. İİK.nun 72/5. maddesi gereğince “Menfi tespit davası borçlu lehine hükme bağlanırsa takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine içeriği esas alınarak yeni bir hükme gerek kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir.”Somut olayda menfi tespit davasının İİK.nun 72/6. maddesi uyarınca istirdat davasına dönüşmüş olması, bu ilamın infazı için kesinleşmesi koşulunu ortadan kaldırmaz. (12 H.D. 23.01.2006 tarih E:2005/2334 K:2006/152) Bir başka deyişle açılan menfi tespit davası istirdata dönüşse bile kesinleşmeden takip konusu yapılamaz. Mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine dair hüküm kurulması isabetsizdir.SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 02.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.