Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 21195 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10018 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yolu ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, kendisinin de ortağı olduğu adi ortaklığın araç ve taşınmazları üzerine haciz konulduğunu ve haciz konulan taşınmazlar ve araçların adi ortaklığa ait olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etttiği, mahkemece şikayetin kabulüne ve hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 638/1. maddesinde "Ortaklık için edinilen veya ortaklığa devredilen şeyler, alacaklar ve ayni haklar, ortaklık sözleşmesi çerçevesinde elbirliği hâlinde bütün ortaklara ait olur" hükmü mevcuttur. Bu hükme göre adi ortaklık mallarının üzerinde, adi ortaklığı oluşturan gerçek ve tüzel kişilerin elbirliği ile mülkiyet hakları bulunmaktadır. Herhangi bir şeyin tamamının veya hissesinin üzerinde adi ortaklığın mülkiyetinin var olabilmesi için, bu şeyin adi ortaklık adına kayıtlı olması gerekmektedir.Takip dosyasının incelenmesinde; borçlunun 1/2 hissesinin bulunduğu taşınmazlar üzerine de haciz konulduğu anlaşılmaktadır. Haciz uygulanan taşınmaz hisselerinin ise adi ortaklık adına değil, borçlu şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda haciz konulan taşınmazların adi ortaklık adına kayıtlı olduğundan bahsedilemez. Öte yandan, ... ve ... plaka sayılı araçların dosyada mevcut ruhsat bilgilerine göre, borçlu şirket adına kayıtlı oldukları görülmektedir.O halde haczin taşınmazlar yönünden borçluya ait 1/2 hissesi üzerine konulduğu ve şikayete konu araçlardan iki tanesinin de borçlu şirket adına kayıtlı olduğu nazara alındığında mahkemece şikayetin taşınmazların tümü, araçların ise ... ve ... plaka sayılı olanları yönünden reddi gerekirken yazılı şekilde tümden kabulü isabetsizdir.SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 15.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.