MAHKEMESİ: Erzurum 1. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 14/01/2010NUMARASI: 2009/14-2010/13Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu hakkında bonolara dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla icra takibine geçildiği ve borçluya örnek 10 nolu ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun yasal sürede icra mahkemesine başvurarak, imzaya itiraz ettiği anlaşılmıştır. Mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu imzanın keşideci M.G. eli ürünü olmadığı tespit edilmiştir. Alacaklı vekili 05.11.2009 ve 14.01.2010 tarihli celselerde; senetlerdeki imzaların borçlu adına yetkili vekil tarafından atıldığını, buna ilişkin vekaletnamenin dosyada olduğunu bildirmiştir.Yargılama sırasında dosyaya sunulan Ağrı 2. Noterliği'nin 25.08.2004 tarih ve 5732 yevmiye numaralı vekaletnamesinde; çeklerde keşideci olarak yazılı olan M.G.’in M. E.’i çek keşide etmeye, kambiyo senetlerini düzenlemeye, kambiyo taahhüdünde bulunmaya yetkili kıldığı tespit edilmiştir. Vekaletnamede öngörülen kapsamlı yetki nedeniyle M.E.’in borçlunun ticari mümessili olup olmadığı incelenerek karar verilmelidir. Borçlar Kanunu'nun 449. maddesine göre ticari mümessil, bir ticarethane veya fabrika ve ticari şekilde işletilen diğer müessese sahibi tarafından, işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak vekaleten imza koymak üzere sarih veya zımni kendisine mezuniyet verilen kimsedir. Aynı kanunun 450/1. maddesinde de ticari mümessilin, hüsnüniyet sahibi 3. şahıslara karşı, müessese sahibi hesabına kambiyo taahhüdünde bulunmak ve onun namına müessesenin gayesine dahil olan bütün tasarrufları yapmak selahiyetini haiz sayıldığı belirtilmiştir. Ticari senetlerin ticari işletme ile olan ilgisi iyiniyetli 3. kişilerce kolaylıkla anlaşılamayacağından ticari mümessilin imzaladığı senetlerin iyiniyetli 3. kişiler bakımından borçluyu bağlayacağı öngörülmüştür.( HGK 30.01.1980 tarih 1979/1692 Esas, 1980/170 Karar ). Bu nedenle mahkemece öncelikle anılan kişinin ticari mümessil olup olmadığı saptanmalıdır. Somut olayda keşideci tarafından adı geçen vekile, açıkça kambiyo senedi düzenleme yetkisinin verildiği de görülmektedir. O halde mahkemece yetki verilen Mustafa Erincik’in ticari mümessil olmadığının tesbiti halinde imzaları incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.