Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20724 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 4723 - Esas Yıl 2011





MAHKEMESİ: İstanbul 11. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ: 01/10/2010NUMARASI: 2010/1807-2010/1946Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İcra takibinin dayanağı çeklerin incelenmesinde, keşidecisinin borçlu F. K. lehdarın alacaklı ........A.Ş. olduğu, çek arkasında ise, ilk cironun .......... Ve Tic.Ltd.Şti. tarafından yapıldıktan sonra lehtarın cirosunun bulunduğu görülmüştür. TTK’nun 700/1.maddesi uyarınca, emre yazılı veya belirli bir kimse lehine düzenlenen çek ciro ve teslim yolu ile devredilebilir. Çekin emre yazılı veya belirli bir kişi lehine düzenlenmesi halinde ilk cironun lehdara ait olması gerekir. Lehdarın cirosundan önce başka ciro yapılması halinde, daha sonra lehdarın cirosunun bulunması durumunda, lehdarın cirosundan önceki cirolar yok hükmündedir. Lehdarın cirosundan sonra senedi devralan hamiller, yetkili hamil olurlar. Ancak cirosu yok sayılanlar yönünden takip hakları bulunmaz. Öte yandan geriye dönüş cirosu aranmadığından lehdarın, keşideci hakkında takip yapmasına yasal engel yoktur. Bir diğer anlatımla, senedin ciro silsilesindeki bozukluk, lehdarın keşideci hakkındaki takip hakkını ortadan kaldırmaz..Bu durumda, lehdarın cirosundan önce ilk ciro şerhini imzalayan ... ...... Ve Tic.Ltd.Şti. çekler nedeniyle sorumlu kılınamaz ise de, keşideci F. K.'nun, lehdara karşı sorumluluğu mevcut olup takip edilmesinde yasaya aykırılık yoktur.O halde mahkemece, şikayetin keşideci F.K.yönünden reddi yerine, yazılı gerekçe ile her iki şikayetçi yönünden de kabul edilerek takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 31/10/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.